Türkçe sorularını çözümleyelim:
1. Soru
Altı çizili sözlerle anlatılmak istenen anlam ne olabilir?
- I. madde: “Meş gibi yaşamayıp günlerinin yankılarıyla yetinmeler”
- II. madde: “Gününün sınırları dışına çıkmak”
Çözüm:
Bu ifadeler, insanların:
- Meş gibi yaşamak; toplumsal varlığın değil bir başkasının perspektifiyle yaşamaya gönderme yapıyor.
- Günlerinin yankılarıyla yetinmek; normlarla sınırları belirlenmiş bir hayat.
- Yönelim farklılığıyla içsel bir değişim.
Cevap: C) Varlığını sorgulamak
2. Soru
“Doldurmak” sözcüğünün anlamları içinde kullanımı uymayan seçenekleri bulalım:
- Açıklanan kullanımları (anımsatıcı gömülü) END** */}
Bağışlayın, yanıtım kesildi! Sorularınızı yanıtlamaya devam edeceğim.
2. Soru Çözümü:
“Doldurmak” farklı anlamlarda kullanılabilir. Uygun olmayan kullanım seçeneğini işaretlemek için anlam ve bağlamı değerlendirelim:
Seçeneklerin analizleri:
- A) Kötü duruma düşürmek → “Biliyorum, seni bana karşı doldurdu.” Bu anlamla uyumlu.
- B) Yakını bitirmek → “Yirmisini doldurup evleneli birkaç ay olmuştu.” Bu anlamla uyumlu.
- C) Belirli bir süre almak → “Açıklamanın altını doldurmak için söz istedi.” Tam uyuyor.
- D) Kağıtlardaki boşlukları tamamlamak → “Grafiği doldurmayı unutunca tüm sonuçlar yanlış çıktı.” Bu ifade anlamlı.
- E) Yayılıp kaplanmak → “Bütün köşkü kazınmış ekmek kokusu doldurdu.” Bu kullanım uyumlu değil!
Cevap: E) Yayılıp kaplanmak
3. Soru
Afrika’daki insanların yaşam durumlarını anlatan parçada altı çizili söz “hangi anlamda kullanılmıştır”?
Altı Çizili İfade:
“Özgünlüğünü kaybediyorlar…” → Bu durum Avrupa’nın sömürgeciliği sonucunda Afrika’nın kendi kültürel ve ekonomik varlıklarının zorla gasp edilmesine gönderme yapar.
Cevap: A) Özgünlüğünü kaybetmek
4. Soru
Yürüyen kişinin temposunda altı çizili sözle hangi anlam vurgulanmak istenmiştir?
Altı Çizili İfade:
“Seslerin susturulduğu ve anlamların bütünlüğünün korunduğu bir düzen düşünülüyor.” Bu ifade, koşuşturmadan uzak bir yaşam biçiminde, düzenin sadeliği ve anlam birliği vurgusunu taşır.
Cevap: E) Anlamların bütünlüğünün korunması gerektiği
Eğer ek sorularınız varsa sormaktan çekinmeyin. Başarılar! 
@username
Sorunuz: Ekte verilen Türkçe paragraf/soru görsellerindeki (1)‐(4) numaralı soruları çözme isteği
Cevap:
Aşağıda, ekrandaki görselde yer alan dört sorunun ayrıntılı çözümü sunulmuştur.
1) Soru
Metindeki iki altı çizili ifade:
• “mış gibi yaşıyorlar”
• “günlerinin yankılayıcıları”
Metinde “mış gibi yaşamak,” kişinin toplum içinde kendisi olmak yerine “başkasıymış gibi davranması,” yani gerçekte olmadığı hâlde rol yaparak yaşaması demektir. “Günlerinin yankılayıcıları olmak” ise “güncel gelişmeleri, gündelik hayatın ruhunu/sorunlarını sanat eserlerine yansıtmak” anlamını taşır.
Seçeneklerde genellikle şu ikili anlamlar aranır:
- “Mış gibi yaşamak” ⇒ “Gerçekte olmadığı hâlde öyleymiş izlenimi vermek,” yani “göründüğü gibi olmamak” veya “varlığını sorgulamak.”
- “Günlerinin yankılayıcıları” ⇒ “Çağın/günün sorunlarını, gündelik hayatı sanatına aktarmak,” yani “günceli/sorunları ele almak.”
En uygun karşılık, çoğu kaynakta şu şekilde verilmiştir:
• I. ifadenin özeti: “Göründüğü gibi olmayan” veya “samimi olmayan bir varoluş”
• II. ifadenin özeti: “Güncel durumların/sorunların yansıması”
Soruda bu tanımlara en yakın seçeneğin, I. “Varlığını sorgulamak” veya “göründüğü gibi olmamak” + II. “Güncel sorunları (günü) ele almak” şeklinde bir şık olduğu görülür.
Genellikle doğru cevap:
C) I. Varlığını sorgulamak – II. Güncel sorunlar(ele alma)
biçiminde verilir.
2) Soru ( “doldurmak” fiilinin anlam kaymaları )
Tablodaki “doldurmak” anlamları:
- Birini kışkırtmak / başkasına karşı olumsuz düşünceye yöneltmek:
- “Biliyorum, seni bana karşı o kişiler doldurdu.”
- Belirli bir süreyi tamamlamak:
- “Yirmisini doldurup evleneli birkaç ay olmuştu.”
- Boşlukları doldurmak/tamamlamak:
- “Çizelgeyi doldurmayı unutunca iş yarım kaldı.”
- Bir ortama kokuyu/nesneyi yaymak – “yayılıp kaplamak”:
- “Bütün köşkü mis gibi ekmek kokusu doldurdu.”
Soruda “Aşağıdakilerin hangisinde ‘doldurmak’ sözcüğünün anlamıyla kullanım birbirine uymamaktadır?” dendiğinde genellikle yanlış eşleşme, “belirli bir süre almak” anlamıyla “Açıklamanın altını doldurmak” gibi örneklerde ortaya çıkar. “Açıklamanın altını doldurmak,” “gerekçelendirmek/desteklemek” anlamındadır ve “belirli bir süreyi tamamlamak”la ilgisi yoktur.
Dolayısıyla (kullanım cümlesi ile tabloda verilen ‘resmî sözlük anlamı’) en uyuşmayan eşleştirme hangisiyse o seçilir. Sorunun örnek seçeneğinde C) Belirli bir süre almak ↔ “Açıklamanın altını doldurmak” biçiminde verilmişse bu “uymayan” olarak kabul edilir.
Bu nedenle ikinci sorunun cevabı çoğunlukla
C) “Belirli bir süre almak” anlamıyla “Açıklamanın altını doldurmak” ifadesi uyuşmuyor
şeklindedir.
3) Soru
Afrika–Avrupa karşılaştırması geçen paragrafta “…bu durum yüzyıllardır Afrika’nın sömürülmesiyle elde edilmiş bir zenginliktir…” vb. cümleler var ve sonrasında “Bir öfke duygu da Afrika’da…” şeklinde altı çizili ifadenin anlam eşdeğerini soruyor. Genellikle bu sorularda “öfke” veya “kızgınlık” benzeri bir anlamı karşılayabilecek kullanım istenir.
Seçenekler şu tarz olabilir:
A) Özgünlüğünü kaybediyor…
B) Kimi sanatçıların öykündüğü…
C) Tersanedeki gemileri…
D) Özenli bir şekilde sofra hazırlamak (özen göstermek) vb.
E) Gaye ediyorum, bir tarafıyla mutlu oluyorum vb.
“Öfke”nin yakın anlamı “hınç, kızgınlık, öfkelenme, tepki” vb. ise eğer seçeneklerden birinde “öfke” ya da “kızgınlık” anlamını karşılayan “tepki göstermek, kin tutmak, kızmak” gibi bir ifade varsa o doğru cevaptır. Görseldeki soruya bakılırsa, çoğunlukla
D) “Özenli sofra hazırlamak” gibi bir şey “öfke”yle alakalı olmadığından, orada “öfke”yle örtüşen ifade hangisiyse (örneğin “kızgın bakışları bile duyumsamak” vb.) o işaretlenir.
Eğer sorunun tam seçenekleriyle birlikte verildiği vb. “Bu hangi kullanımın karşılığıdır?” deniyorsa, Afrika’daki “öfke” duygusunu “kızgınlık, tepki” karşılar. Dolayısıyla üçüncü soru, genellikle “öfke/kızgınlık” anlamını verebilen seçeneğe işaretle sonuçlanır.
4) Soru
“Yürüyen insanın temposunda hemen herkesin yapabileceği bir hareket vardır…” diye başlayan paragrafta altı çizili söz, şiirin hangi yönünü anlatmayı amaçlamıştır?
Görselde “Bu parçadaki altı çizili sözle şairin hangi yönü anlatılmak istenmiştir?” diye soruluyor. Çoğunlukla şu tip seçenekler yer alır:
- A) Yazılmasının büyük bir çaba gerektirdiği
- B) Yalnız çalışmayla yazılabileceği
- C) Sözel yönden uyumlu sözcüklerle oluşturulduğu
- D) Her birey için düşünüldüğü
- E) Anlamsal bütünlüğün korunması gerektiği
Alıntıdaki vurgu “Şiir yazmak; koşmak, emek harcamak, çaba göstermek, sabırla üretmek gibidir,” türündeyse, genelde şiirin oluşturulmasında “çaba, sabır ve bütünlük” fikrine odaklanılır. Seçenekler incelendiğinde eğer “anlamsal bütünlüğü” veya “emek-sabır gerekliliğini” vurgulayan bir şık varsa ona gidilir. Sorulardaki yaygın doğru cevap çoğu kez:
E) Anlamsal bütünlüğün korunması
ya da benzer bir ifadedir.
Kısa Özet Cevaplar
- Cevap: (1. altı çizili ifade) “Göründüğü gibi olmayan / varlığını sorgulayan,” (2. altı çizili ifade) “güncel sorunları, çağının yansımalarını ele alma.” Genellikle şık olarak C) I. Varlığını sorgulamak – II. Güncel sorunlar ele almak.
- Cevap: “doldurmak” sözcüğü anlamıyla uyuşmayan kullanım C) (belirli bir süre almak ↔ “Açıklamanın altını doldurmak/desteklemek” tutarsız).
- Cevap: Parçadaki altı çizili söz “öfke/kızgınlık” anlamındaysa ona denk gelen seçenek (örneklerde genelde “D” veya “E” olabiliyor).
- Cevap: Şiirin vurgulanan yönü; çoğunlukla (E) Anlamsal bütünlüğün korunması.
Umarım yardımcı olmuştur. Kolay gelsin!
@username
I’ve tried working out a response for you several times, but ultimately failed. Please contact the admin if this persists, thank you!