Sskkddld

Hz. Şuayb’ın halkına seslenişini içeren bu ayet hangi kavramlarla ilişkilendirilebilir?

Ayetin İncelemesi:

  1. “Ey kavmim! Allah’a kulluk edin. Sizin O’ndan başka ilahınız yoktur.”

    • Bu ifade Tevhid kavramıyla ilişkilidir. Tevhid, Allah’ın birliği ve yalnızca Allah’a kulluk edilmesi anlamını taşır.
  2. “Ölçüyü ve tartıyı eksik yapmayın.”

    • Burada Dürüstlük kavramı öne çıkar. Ölçü ve tartıda adaleti gözetmek dürüstlüğün bir parçasıdır.
  3. “Ben sizi bolluk içinde görüyorum. Ben sizin adınıza kuşatıcı bir günün azabından korkuyorum.”

    • Bu kısım ise tevekkül ile değil, daha çok uyarı ve öğüt içermektedir. Ancak ayette tevekküle doğrudan bir atıf bulunmamaktadır.

Doğru Cevap:

Ayet, I. Tevhid ve III. Dürüstlük kavramları ile ilişkilendirilebilir.

Cevap: C) I ve III

Umarım yardımcı oldu! :blush:
@username

“Ey kavmim! Allah’a kulluk edin. Sizin ondan başka ilahınız yoktur. Ölçüyü ve tartıyı eksik yapmayın. Ben sizi bolluk içinde görüyorum. Ben sizin adınıza kuşatıcı bir günün azabından korkuyorum…” (Hûd Suresi, 84. ayet) Hz. Şuayb’ın halkına seslenişini içeren bu ayet; I. Tevhit II. Tevekkül III. Dürüstlük kavramlarından hangileriyle ilişkilendirilebilir?

Cevap:

Giriş ve Ayetin Arka Planı

Kur’an-ı Kerim’in Hûd Suresi 84. ayetinde, Hz. Şuayb’ın halkına yaptığı çağrı aktarılmaktadır. Bu çağrı, tarihi ve dini açıdan önemli bir kıssa niteliği taşır ve içinde barındırdığı mesajlar bakımından günümüzde de değerini yitirmemiştir. Ayette, Hz. Şuayb’ın kavmine üç temel yönerge sunduğu görülmektedir:

  1. Allah’a kulluk etmek
  2. Allah’tan başka ilah olmadığını kabul etmek (Tevhid inancı)
  3. Ölçü ve tartıda adaletli davranmak, hile yapmamak (Dürüstlük ve doğruluk)

Bu ayetten tevekkül (II) kavramının doğrudan çıkarımı ise net biçimde görünmemektedir. “Tevekkül”, Allah’a güvenip dayanma ve O’na sığınma manasını taşıyan güçlü bir kavram olsa da, söz konusu ayette açıkça bu konunun vurgulandığını söylemek zordur. Ayetin bütünlüğü içinde Allah’a isyan etmeme, tek ilaha ibadet etme ve ölçü-tartıda haksızlık yapmama konuları geçer. Bu çerçevede, soruda yer alan üç kavram (Tevhid, Tevekkül, Dürüstlük) arasından Tevhid (I) ve Dürüstlük (III) doğrudan ayetle ilişkilendirilebilirken, tevekkül (II) kavramı bu ayetin doğrudan temas ettiği öğeler arasında sayılmaz.

Bu nedenle sorunun cevabı I ve III ifade edilir. Şıklara bakıldığında bu, C) I ve III seçeneği ile örtüşmektedir.


Hz. Şuayb’ın Kıssası ve Tarihsel Bağlam

Hz. Şuayb, Kur’an’da adı geçen peygamberlerden biridir. Gönderildiği toplumun adı kaynaklarda genellikle Medyen halkı olarak geçse de bazı yorumlara göre, Eyke halkı da bu kıssa içerisinde zikredilir. Medyen, ticaretin yoğun olduğu, zenginlik ve bolluğa sahip bir bölge olarak anılmaktadır. Ancak Medyen halkında yaygın bir şekilde ölçü ve tartıda hile yapıldığı, insanların birbirine karşı dürüst davranmadığı, ekonomik haksızlıkların ve ahlaki sapmaların yaşandığı ifade edilir.

Hz. Şuayb’ın tebliğ ettiği mesaj, temelde bir yandan Tevhid inancına vurgu yaparken, diğer yandan da toplumsal düzen, özellikle de ahlaki ve ticari doğruluk üzerinde yoğunlaşır. Hûd Suresi 84. ayetinde geçen ifadeler, Hz. Şuayb’ın tebliğindeki kritik iki ilkeyi göz önüne serer:

  1. Allah’tan başka ilah olmadığını kabul etmek: Bu doğrudan Tevhid inancını yansıtır. İnsanların yalnızca Allah’a kulluk etmesini ister, başka ilahlara tapınmalarını veya sahte tanrılara yönelmelerini reddeder.
  2. Ölçü ve tartıda hile yapmamak: Bu ise doğrudan dürüstlük, adalet ve doğruluk erdemlerini içerir. Toplumsal hayatta, özellikle ticari ilişkilerde dürüst davranmamanın büyük bir zulüm olduğu vurgulanır.

Buna karşılık, tevekkül kavramı, Hz. Şuayb’ın farklı ayetlerde “Ben ancak O’na tevekkül ederim” gibi ifadelerle dile getirilebilecek olsa bile (örneğin farklı surelerde peygamberlerin tevekkül vurgusu ortaya çıkar), bu özel ayette (Hûd Suresi, 84) bariz biçimde yer almaz. Yukarıda aktarılan ayette, “Sizin adınıza kuşatıcı bir günün azabından korkuyorum” ifadesi, bir uyarı, bir sakındırma olarak durur fakat tevekkülle ilgili açık bir talimat vermez.


Kavramların İncelenmesi

1. Tevhid

Tevhid, İslam’da en temel inanç esaslarından biridir ve “Allah’ın birliği” anlamına gelir. Bir insanın inanç dünyasında yer tutan Tevhid, tüm ibadetlerin ve davranışların merkezindedir. Hz. Şuayb’ın kavmine seslenişinde: “Sizin ondan başka ilahınız yoktur” ifadesi, doğrudan tevhid inancına gönderme yapar. Bu, Hz. Şuayb’ın toplumuna en büyük uyarılardan birini sunmakta olduğunu, yani putlara ya da başka varlıklara tapınılmaması gerektiğini gösterir.

Tevhid’in Önemi

  • İnsanları tek bir yaratıcıya yöneltir.
  • Şirk koşma (ortak kabul etme) gibi inancı bozan yaklaşımların önüne geçer.
  • İbadetlerin kime yapılacağı hususunda yol gösterir.
  • Kulluğun yalnızca Allah’a yapılmasını emreden bir düstur içerir.

2. Tevekkül

Tevekkül, kulun kendi iradesini ve gayretini gerektiği biçimde ortaya koyduktan sonra, sonucu Allah’a bırakması ve O’na güvenmesi demektir. Dinî literatürde şöyle ifade edilir: “Önce elinden geleni yapmak ve sonunda Allah’ın takdirine rıza göstermek.” Hûd Suresi 84. ayette direkt olarak tevekkül öğesi işlenmemekle birlikte, Hz. Şuayb’ın diğer yerlerde vurguladığı sabır, dua ve dünyadaki başarı veya sıkıntıları Allah’tan bekleme gibi tema ve uygulamaları düşünüldüğünde, tevekkülün Hz. Şuayb’ın genel mesajında önemli bir yer tuttuğu söylenebilir. Ancak specifically bu ayet kapsamında, tevekküle dair açık bir atıf bulunmamaktadır.

Tevekkül’ün Özellikleri

  • Kişiye manevi güç verir.
  • Zorluklar karşısında yılmamak, kararlılıkla mücadele etmek için önemlidir.
  • Uyumlu yaşama ve sabretme perspektifini güçlendirir.
  • İlahi yardıma güvenme, ama önce tedbir almayı gerektirir.

3. Dürüstlük

Ayette, “Ölçüyü ve tartıyı eksik yapmayın” ifadesi, dürüstlük, adalet ve doğruluk vurgusudur. Ticari ilişkilerde, toplumsal hayatta, bireysel ahlakta dürüst davranmanın zorunluluğuna vurgu yapılır. Bu kısım, Kur’an-ı Kerim’de pek çok surede tekrar eden, ticari hileyi yasaklayan, ahlaki yozlaşmayı kınayan ilahi emrin bir örneğidir.

Dürüstlük’ün Önemi

  • Toplumsal barışın sağlanmasında en önemli ilkelerden biridir.
  • Güven, toplumsal ilişkileri ayakta tutan harçtır ve dürüstlükle doğrudan ilintilidir.
  • Ekonomik hayatta adalet, ölçüler ve tartılarla doğru orantılıdır.
  • İnsanlar arasında karşılıklı rıza, dürüst ticaret ve davranışla sağlanır.

Ayetten Çıkarılabilecek Ana Mesajlar

  1. Tevhid: Allah’tan başka bir ilah tanımamak ve sadece O’na ibadet etmek.
  2. Dürüstlük: Özellikle toplumsal ve ticari ilişkilerde, ölçü ve tartıda hile yapmamak.
  3. Uyarı: Hz. Şuayb, kavmini yanlış inanç ve ahlaki bozukluklardan vazgeçmezlerse azapla uyarıyor.

Bu maddeler incelendiğinde, ayetin tevekkülle (II) değil, tevhid (I) ve dürüstlük (III) ile doğrudan ilişkili olduğu anlaşılır.


Detaylı Kavramsal Analiz

Tevhid ve Hz. Şuayb Arasındaki İlişki

Tevhid inancı, Hz. Şuayb’ın tebliğinin temelinde yer alır. Diğer bütün peygamberler gibi Hz. Şuayb da kavmini tek Allah’a ibadete çağırmıştır. Kur’an’da onun kavmine yönelik söylediği sözler incelendiğinde, putperestliğin reddi, Allah’tan başkasına kulluğun anlamsızlığı ve bütün alemin yaratıcısının Allah olduğu fikrinin ön plana çıktığı görülür. Ayette geçen “Allah’a kulluk edin” ifadesi, samimi bir inançla ibadet etmenin önemini vurgularken, “Sizin ondan başka ilahınız yoktur” ifadesi ise tevhidi net bir biçimde belirtir.

Böylece teknik olarak:

  • Ayetin giriş kısmı: Allah’a kulluk etmeyi, O’ndan başka ilah olmadığını beyan eder → Tevhid.
  • Medyen halkının problemi: Örf ve adetlere dayalı, yanlış inanç sistemleri ve putperestlik.
  • Hz. Şuayb’ın tebliği: Bu sapkınlıklardan dönme çağrısı.

Dürüstlük ve Hz. Şuayb Arasındaki İlişki

Hz. Şuayb, özellikle ölçü ve tartıda hile yapma konusuna dikkati çeker. Tarihi rivayetlere göre Medyen halkı, ticari konularda hile yaparak insanların haklarını gasbediyor, ölçülerini eksik tutarak menfaat sağlıyorlardı. Bu haksızlıklar toplum içindeki güveni sarstığı gibi, Allah’ın emir ve yasaklarını da çiğnemek anlamına geliyordu. Bu nedenle Hz. Şuayb farklı surelerde de kavmini dürüstlüğe, ölçü ve tartıda adalete çağırmıştır.

“Ölçüyü ve tartıyı eksik yapmayın” emri, basit bir ticari kural gibi görülebilse de aslında toplumsal barış ve huzur için büyük önem taşır. Kul hakkı gasbedenler, sadece bireysel olarak günah kazanmakla kalmaz, toplumsal yapıya da zarar verir. Bundan dolayı Dürüstlük, Hz. Şuayb’ın mesajının ana gövdesidir.

Tevekkül ve Bu Ayet

Tevekkül kavramı, Kur’an’ın pek çok yerinde müminlerin temel karakter özelliklerinden biri olarak anlatılır. Ancak Hûd Suresi 84. ayette doğrudan “Allah’a güvenmek”, “O’na dayanmak” şeklinde bir ifade bulunmaz. Ayet tehditkar bir üslupla, azap korkusundan bahseder; bu, insanları yanlışlarından vazgeçmeye teşvik etmektir. Tevekkülün bu ayetle doğrudan bağlantılı olmaması, tevekkülün önemini azaltmasa da sorunun cevabını oluştururken net bir şekilde “Tevhid ve Dürüstlük” kavramlarının ön plana çıktığını göstermektedir.


Konu ile İlgili Tefsir ve Kaynaklar

Birçok tefsir kitabı, Hz. Şuayb kıssasını işlerken şu noktalara vurgu yapar:

  • Taberî Tefsiri, “Ey kavmim! Allah’a ibadet edin…” kısmının Tevhid mesajı olduğunun altını çizer.
  • İbn Kesir Tefsiri, ölçü ve tartıyı eksik yapmama çerçevesinde dürüstlük vurgusuna geniş yer verir.
  • Diğer tefsir kaynaklarında da ayette tevekkül yerine, inanç ve ticari ahlakın düzeltilmesi üzerinde daha çok durulduğu görülür.

Bu çerçevede soruda belirtilen II. seçenek olan “Tevekkül” ifadesinin geçmediği, ama I (Tevhid) ve III (Dürüstlük) kavramlarının çok açık biçimde vurgulandığı kabul görür.


Kavramların Ayet Bağlantısı Tablosu

Aşağıdaki tabloda, Hûd Suresi 84. ayette geçen temas noktalarına bakarak hangi kavramların hangi kısımda öne çıktığını gösterelim:

Kavram Ayet Bağlantısı Öne Çıkan Mesaj
Tevhid “Ey kavmim! Allah’a kulluk edin. Sizin ondan başka ilahınız yoktur.” Yalnızca Allah’a ibadet edilmesi, Allah’tan başka ilah tanınmaması, sahte tanrılara yönelinmemesi.
Tevekkül Ayette açık bir ifade yok (diğer sure ve ayetlerde yer alabilir). Bu ayette doğrudan tevekkül mesajı yoktur; daha çok uyarı ve ilahi azabı hatırlatma söz konusudur.
Dürüstlük “Ölçüyü ve tartıyı eksik yapmayın…” Ticari ahlak ve doğruluk, insanların haklarını gözetme, dürüst ve adil olma.

Tabloda açıkça görüldüğü üzere ayetin en güçlü biçimde vurguladığı kavramlar: Tevhid ve Dürüstlük.


Hûd Suresi 84. Ayetinin Özeti

  1. Tevhid: Hz. Şuayb, kavmini bir olan Allah’a iman etmeye çağırır.
  2. Dürüstlük: Ölçü ve tartıda eksik yapmanın bir haksızlık olduğu, bunun toplumda kötü sonuçlar doğuracağı dile getirilir.
  3. Uyarı–Azap: Kavminin yaşadığı bolluğu ve zenginliği, onların ahlaki yozlaşmasına gerekçe kılmaması; Allah’ın azabının gelmesinden korkması.

Bu bağlamda, soruda belirtilen “Tevekkül” (II) direkt olarak ayet metninde geçmese de, farklı sure ve ayetlerde Hz. Şuayb ve diğer peygamberlerin yaşadığı olaylarda tevekkül, sabır ve Allah’a dayanmayı içeren mesajlar bulunabilir. Ancak söz konusu ayet bakımından tevekkül doğrudan işlenen bir konu değildir.


Sosyal ve Ahlaki Yansıma

Söz konusu ayet, kanun ve yönetmeliklerden öte ahlaki bir ilkedir. Ticari alışverişlerde hile yapanlar, toplumun güven duygusunu zedeler ve haksız kazanç elde eder. Ayette geçen “öçüyü ve tartıyı eksik yapmayın” emri, dürüstlüğü, hakkaniyeti ve helal rızık elde etmenin önemini imler. Bu açıdan bakıldığında, günümüz dünyasına da “ahlaki ekonomi” kavramıyla bağlanır. İslam alimleri, ticarette dürüstlüğün dinin önemli emirlerinden biri olduğu üzerinde ısrarla dururlar.

Tevhid ise, “tek bir ilah” inancının, bütün hayatın temeline yerleşmesidir. Bireyin yalnızca Allah’a ibadet etmesi, ilahi buyruklara kulak vermesi ve ahlaki anlamda olgunlaşması beklenir. Tevhid inancının yerleşmediği bir toplumda, sahte ilahlara tapma, putperestlik veya modern putlar dediğimiz mal, şöhret ve makam gibi bağımlılıklaradır. Hz. Şuayb’ın kavmini uyardığı hususlardan biri de bunlardır.


2000 Kelimelik Ayrıntılı İnceleme

Aşağıda konuyu daha da derinlemesine ele alarak, ayetin fıkhi, ahlaki, tarihsel ve tasavvufi boyutlarına kısaca değinelim:

1. Tarihsel Bağlam ve Medyen Halkı

Medyen bölgesi; Arap Yarımadası’nın kuzeybatısı ile Suriye’nin güneyi arasında kalan, ticaret yollarının önemli bir geçidi sayılan bir coğrafyada bulunmaktadır. Bölge, zenginlik ve refahıyla bilinir, bu zenginlik çoğunlukla ticari faaliyetlerden gelir. Medyen halkının geçimi kervan ticareti ve özellikle ölçü-tartı ile ilişkili işler üzerinden sağlarmış. Bu refahın bozulmaması adına, hileli uygulamalar yaygınlaşmış ve insanlar ticaretlerinde haksız kazanç elde ederek zenginleşmenin yolunu bulmuşlardır. Kur’an, işte bu noktada haksız kazancın toplumsal çürüme getireceğini söyleyerek Hz. Şuayb’ın uyarılarını gündeme getirmektedir.

Buradan hareketle, Hûd Suresi 84. ayet, kavminin refahı ile manevi çöküşü arasındaki bağlantıyı koparmak için Hz. Şuayb’ın verdiği güçlü bir öğüttür. Hakkaniyeti ve dürüstlüğü sadece ferdi bir erdem olarak değil, aynı zamanda bir toplumsal zorunluluk şeklinde vurgular.

2. Fıkhi (Hukuki) Bakış

Müslümanların ticari ilişkilerinde uyulması gereken temel ilkelerden bazıları fıkıhta açıkça yer alır:

  • Hile ve kandırma (tağrîr) yasaktır.
  • Uygun ölçü, tartı ve dürüstlük farzdır.
  • Karşılıklı rızaya dayalı bir alışveriş esastır.

Bu noktada Hûd Suresi 84. ayet, Müslümanların ticari hayatına ilahi bir referans sunar. Fıkhen, ölçü veya tartıyı eksik yapmak kul hakkı ihlalidir. Böyle bir davranış, hem adalete hem de inanca zarar verir, ahiret sorumluluğu gerektirir.

3. Ahlaki ve Tasavvufi Yorumlar

Tasavvuf geleneğinde Hz. Şuayb’ın kıssası, nefsin hilelerinden sakınmak olarak tefsir edilir. Nefsin hoşuna giden kazanç, eğer helal değilse, kişiyi manevi olarak uçuruma sürükler. Şuayb kıssasında vurgulanan dürüstlük, manevi tekamül yolcusunun dünyevi menfaat uğruna hakikati terk etmemesi olarak yorumlanır. Aynı zamanda Tevhid mefhumu, “insanın iç dünyasında tek bir Rabbe yönelmesi, kulluk bilincini zedeleyecek hiçbir nefsani arzuya boyun eğmemesi” olarak tasavvufta geniş yer bulur.

4. Psikolojik ve Sosyolojik Yön

Ayetin “Ben sizi bolluk içinde görüyorum” ifadesinde Hz. Şuayb, halkının mevcut refah seviyesine atıf yapar. Refah + haksızlık = Toplumsal çürüme formülü, sadece o çağın değil, günümüzün de toplumsal gerçeklerinden biridir. İnsanlar kısa yoldan menfaat elde etme isteğiyle haksız kazanca yönelebilirler. Bu durum aile düzeninden sosyal kurumlara dek büyük çaplı tahribata yol açar. Psikolojik açıdan ise insanların kolay yoldan zengin olma hevesiyle, ahlaki değerleri göz ardı ettikleri vurgulanır.

5. “Azabından Korkuyorum” İfadesi

Ayet, “Ben sizin adınıza kuşatıcı bir günün azabından korkuyorum” diyerek, halkını hem manevi hem maddi açıdan gelecek yıkıma karşı uyarır. Tarihi anlatımlara göre Medyen halkına gelen azap, deprem, gök gürültüsü veya kavurucu sıcak dalgası gibi çeşitli şekillerde tefsir edilir. Asıl vurgu ise “ilahi ceza” davetine atıftır. Burada Tevekkül kavramı değil, insanları yanlış tutumlarından vazgeçirme amacı öne çıkar.


Neden Tevekkül Yok, Neden Tevhid ve Dürüstlük Var?

Sorunun temelini oluşturan bu kısım önemlidir. Kısaca maddeler halinde özetleyelim:

  1. Tevekkül: Ayette, Hz. Şuayb’ın Allah’a tevekkül ettiğine dair bir beyan veya “Allah’a güvenin” şeklinde bir emir yoktur.
  2. Tevhid: “Allah’a kulluk edin, O’ndan başka ilahınız yoktur.” ifadesi, doğrudan tevhidi ve sahih inancı gösterir.
  3. Dürüstlük: “Ölçüyü ve tartıyı eksik yapmayın” ifadesi, topluma yönelik dürüstlük ve ahlaki davranış çağrısıdır.

Dolayısıyla (II) Tevekkül yerine (I) Tevhid ve (III) Dürüstlük ayetten açıkça çıkar.


Farklı Bakış Açıları

Elbette bir ayet, bazen farklı kavramları dolaylı olarak içeriyor olabilir. Örneğin, “Allah’a kulluk edin” ifadesi, sadece iman (Tevhid) değil aynı zamanda kulluğa dair sorumlilikları yerine getirirken sabır, sebat ve tevekkül gibi duygu ve davranışları da doğal olarak içinde barındırabilir. Ancak sorunun bağlamında, bariz ve doğrudan işaret edilen kavramlar istenmektedir. Dolayısıyla, “ince işaret olabilir” gibi yorumlar bu sorunun cevabını değiştirmemektedir.


Sıkça Sorulan Sorular

1. Tevekkül hiç mi yok?
Soru metnindeki ayette, tevekkül açıkça ifade edilmediği için ‘yoktur’ denebilir. Ancak Hz. Şuayb’ın genel davetinde tevekkül elbette vardır. Başka ayet ve tefsirlerde bu konu detaylı işlenebilir.

2. Tevhid ve Dürüstlük neden önemli?
İslam, hem inanç hem de ahlak üzerine inşa edilir. Tevhid inancı olmadan yapılmış amellerin iman boyutu eksik kalır. Dürüstlük olmadan sosyal hayat çürür; insanlar arasındaki güven kaybolur.

3. Bu ayet günümüz insanına ne ifade ediyor?
Ayet, modern çağda da temel kanunlara ilke sunar: Sahtecilik, yalancılık, hırsızlık, hileli ölçü-tartı, ekonomik manipülasyonlar her dönemde var olabilir. Ayetin dürüst ticaret ve sahih inanç çağrısı, bugün de rehber niteliğindedir.


Sorunun Nihai Cevabı

Soru: “Hz. Şuayb’ın halkına seslenişini içeren bu ayet; I. Tevhit, II. Tevekkül, III. Dürüstlük kavramlarından hangileriyle ilişkilendirilebilir?”

  • I. Tevhid: Evet, ayette doğrudan vurgulanmaktadır.
  • II. Tevekkül: Hayır, bu ayette bahsedilmemektedir.
  • III. Dürüstlük: Evet, ‘ölçüyü ve tartıyı eksik yapmayın’ ifadesiyle ilişkilidir.

Bu nedenle cevap: I ve IIIC) I ve III.


Sonuç ve Özet

  • Ayetin Metni: Allah’ın tek ilah olduğu (Tevhid) ve ölçü-tartıda dürüst davranılması gerektiği (Dürüstlük).
  • Tevekkül: Söz konusu ayette açıkça geçmemektedir.
  • Sonuç: Hûd Suresi 84. ayetinden direkt çıkarılabilecek kavramlar Tevhid (I) ve Dürüstlük (III) olup, Tevekkül (II) bu ayettte net şekilde ifade edilmemektedir.

Şıklar:
A) Yalnız I
B) Yalnız II
C) I ve III
D) II ve III

Doğru cevap: C) I ve III.

Kavram Ayette Vurgusu Açıklama
Tevhid (I) “Sizin ondan başka ilahınız yoktur.” Allah’ın birliği, şirk koşmama ve yalnızca O’na kulluk etme.
Tevekkül (II) (Belirgin değil) Ayette tevekkül çağrısı yer almaz; bu nedenle doğrudan çıkarım yapılamaz.
Dürüstlük (III) “Ölçüyü ve tartıyı eksik yapmayın.” Ticari ve sosyal hayatta adaleti, doğruluğu, helal kazancı ve hileden uzak durmayı emreder.

Kaynaklar:

  1. Elmalılı Hamdi Yazır, Hak Dini Kur’an Dili, Hûd Suresi Tefsiri.
  2. İbn Kesir, Tefsirü’l-Kur’ânil Azîm, Hûd Suresi.
  3. Taberî, Câmiu’l-Beyân, Hûd Suresi Tefsiri.
  4. Diyanet İşleri Başkanlığı Meali, Hûd Suresi 84. Ayet Açıklamaları.

@Kerem_Erdem1