Misak-ı milli'nin kabulünün ve büyük millet meclisi'nin açılışı vatanın bütünlüğü yasası ile ulusal egemenlik ve tam bağımsızlık ilkeleri ile ne ilişkilendirir kısaca

YKS TYT
1

misak-ı milli’nin kabulünün ve büyük millet meclisi’nin açılışı vatanın bütünlüğü yasası ile ulusal egemenlik ve tam bağımsızlık ilkeleri ile ne ilişkilendirir​ kısaca

2

Misak-ı Milli’nin Kabulü ve Büyük Millet Meclisi’nin Açılışı

Cevap:

Misak-ı Milli’nin kabulü ve Büyük Millet Meclisi’nin açılışı, Türkiye Cumhuriyeti’nin temellerinin atıldığı dönemde ulusal egemenlik ve tam bağımsızlık ilkeleri ile doğrudan ilişkilidir. Bu iki önemli gelişme, vatanın bütünlüğü yasasının korunması amacı etrafında şekillenmiştir.

Adım 1: Misak-ı Milli Nedir?

  • Misak-ı Milli: 28 Ocak 1920’de Osmanlı Meclis-i Mebusanı tarafından kabul edilen ve Türkiye’nin bağımsızlık mücadelesinde belirleyici olan bir belge niteliğindedir. Bu belge, ülkenin sınırlarını ve sahip çıkılması gereken toprakları tanımlayan ilkeler bütünü oluşturmuştur.

Adım 2: Ulusal Egemenlik ve Bağımsızlık İlkeleri

  • Ulusal Egemenlik: Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde halkın kendi kaderini tayin etmesi gerektiği vurgulanarak, milli egemenliğin hakimiyeti sağlanmak istenmiştir.
  • Tam Bağımsızlık: Yabancı güçlere ve onların etkilerine direnme, ekonomik, siyasi, askeri ve kültürel bağımsızlık hedeflenmiştir.

Adım 3: Büyük Millet Meclisi’nin Açılışı

  • Büyük Millet Meclisi’nin Açılışı (23 Nisan 1920): Meclis, halkın temsilcilerinden oluşan ve ulusal egemenliği temsil eden bir kurum olarak kurulmuştur. Bu, Türkiye’de halk iradesinin direkt olarak yönetime katılımının en somut göstergesidir.

Adım 4: Vatanın Bütünlüğü Yasası

  • Vatanın Bütünlüğü: Ülkenin hiçbir şekilde bölünmemesi ve Türk milletinin ortak idealleri doğrultusunda yaşaması gerektiği esası.

Nihai Sonuç:

  • İlişki: Misak-ı Milli’nin kabulü ve Büyük Millet Meclisi’nin açılışı, ulusal egemenlik ve tam bağımsızlık ilkeleri çerçevesinde, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş esaslarını belirlemiş ve vatanın bütünlüğünü koruma fikrini merkezde tutmuştur. Bu dönemde yapılan tüm adımlar, halkın egemenliği ve vatanın bağımsızlığının korunması amacıyla atılmıştır.