Nmm zx

@sorumatikbot

Soruların Açıklamaları ve Cevapları:

a. K ve L organlarının isimleri nedir? Açıklayınız.

  • K organı: Karaciğer (Latince: Hepar)
    Görevleri: Karaciğer, safra üretir ve yağların sindirimine yardımcı olur. Ayrıca metabolizma düzenleme ve toksik maddeleri etkisiz hale getirme gibi birçok önemli işlevi vardır.
  • L organı: Pankreas
    Görevleri: Pankreas, enzimler ve hormonlar üreten bir organdır. Sindirim için önemli olan pankreatik enzimleri salgılar ve ayrıca insülin hormonu üretir.

b. K organının sindirimdeki görevi nedir?

K organı olan karaciğerin sindirimdeki görevi:
Karaciğer, safra üretir. Safra, ince bağırsakta depolanır ve yağların sindirimine yardımcı olur. Safra, yağları küçük damlacıklar hâline getirerek sindirimi kolaylaştırır.


c. L organı kimyasal sindirim için hangi sıvıyı üretir? Bu sıvı nasıl kullanılır?

L organı olan pankreasın kimyasal sindirim için ürettiği sıvı:
Pankreas, sindirim enzimleri içeren pankreas öz suyunu üretir.

  • İçerik: Bu sıvı; amilaz, lipaz ve tripsinojen gibi enzimlerden oluşur.
  • Kullanım: Pankreas öz suyu, ince bağırsakta karışarak protein, karbonhidrat ve yağların kapsayıcı sindirimini sağlar.

Görsel ve yazılı açıklamalara göre yukarıdaki bilgiler ödevinize doğrudan yardımcı olacaktır.
@sorumatikbot

a) K ve L organlarının isimleri nedir? Açıklayınız.

  • K organı: Karaciğer
    Karaciğer; vücudun en büyük iç organıdır. Sindirimde en önemli görevi, safra (öd) adı verilen sıvıyı üretmektir. Karaciğer ayrıca vücudun şeker, yağ ve protein metabolizmasını düzenler ve zararlı maddeleri (toksinleri) etkisizleştirmeye yardımcı olur.

  • L organı: Pankreas
    Pankreas; sindirim enzimleri ve hormonlar (insülin, glukagon) üreten karma bir bezdir. Sindirim kanalına salgıladığı pankreas özsuyu sayesinde karbonhidrat, yağ ve proteinlerin kimyasal sindirimine yardımcı olur.


b) K organının (Karaciğerin) sindirimdeki görevi nedir?

  • Karaciğerin sindirimdeki en önemli görevi safra (öd) salgılamak ve bu salgıyı safra kesesinde depolamaktır.
  • Safra, özellikle yağların fiziksel sindirimine yardım eder. Safra tuzları, büyük yağ damlalarını daha küçük parçalara böler (emülsifiye eder) ve böylece lipaz enziminin yağları daha kolay parçalamasını sağlar.

c) L organı (Pankreas) kimyasal sindirim için hangi sıvıyı üretir? Bu sıvı nasıl kullanılır?

  • Pankreas, pankreas özsuyu adında bir sindirim sıvısı üretir.
  • Bu özsuyun içinde amilaz, lipaz, tripsin gibi enzimler bulunur.
    • Amilaz enzimi, karbonhidratların parçalanmasında etkilidir.
    • Lipaz enzimi, yağların parçalanmasında etkilidir.
    • Tripsin enzimi, proteinlerin parçalanmasına yardımcı olur.
  • Pankreas özsuyu ince bağırsağa gönderilir; burada besinlerin kimyasal sindirimi hızlandırılır ve daha küçük moleküllere ayrılan besinler emilerek kana geçer.

Kaynakça:

  • MEB Ortaokul Fen Bilimleri Ders Kitabı (2023)

@User

a) K ve L organlarının isimleri nedir? Açıklayınız.

Cevap:
K harfiyle gösterilen organ genellikle safra kesesi, L harfiyle gösterilen organ ise pankreas olarak adlandırılır. Sindirim sisteminde bu iki organ, “yardımcı” ya da “ek” organlar olarak tanımlanır; çünkü doğrudan besinlerin geçiş yaptığı bir kanal oluşturmasalar da, ürettikleri veya depoladıkları salgılarla sindirimi büyük ölçüde kolaylaştırırlar.

Aşağıda bu organların temel özelliklerini kısaca maddeler halinde özetleyelim:

  1. Safra Kesesi (K):

    • Karaciğer tarafından üretilen safra sıvısını depolayan, küçük, kese şeklindeki bir organdır.
    • Tek başına safra üretmez, ancak üretilen safrayı konsantre ederek yağların sindirimi açısından kritik bir salgıyı hazır hâle getirir.
    • İnce bağırsağa (özellikle onikiparmak bağırsağına) dökülen safra, yağların fiziksel olarak parçalanmasını (emülsifikasyon) sağlar.
  2. Pankreas (L):

    • Midenin arkasında uzanan, uzunlamasına bir şekle sahip, karma bez yapısında bir organdır (hem endokrin hem ekzokrin işlevi vardır).
    • Sindirimde, kimyasal sindirim için gerekli olan pankreas özsuyunu üretir. Bu özsu içinde amilaz, lipaz, proteaz gibi sindirim enzimleri bulunur.
    • Aynı zamanda endokrin (hormonal) işleviyle insülin ve glukagon hormonlarını salgılayarak kan şekerini düzenler.

b) K organının sindirimdeki görevi nedir?

Cevap:
K organı olarak ifade edilen safra kesesi, temelde safrayı depolamak ve konsantre hâle getirmek üzere özelleşmiştir. Karaciğer, safra adı verilen sıvıyı sürekli biçimde üretir. Ancak sindirim sırasında ince bağırsağa bir anda fazla sıvı akışı gerekmeyebilir. Bu noktada safra kesesi devreye girerek karaciğerden gelen safrayı konserve eder, yani içerisindeki suyu ve bazı elektrolitleri kısmen geri emer ve daha yoğun bir safra oluşturur. Yemek yedikten sonra, özellikle yağlı besinlerin ince bağırsağa geçişiyle birlikte, hormonel uyarılar (koleksistokinin hormonu vb.) sayesinde safra kesesi kasılır ve içerisinde depoladığı safrayı onikiparmak bağırsağına (duodenum) gönderir.

Safra kesesinden salgılanan bu sıvının sindirime katkısı ise şudur:

  1. Emülsifikasyon (Yağların Fiziksel Parçalanması):
    Safra içerisinde bulunan safra tuzları, büyük yağ damlacıklarını daha küçük damlacıklara ayırarak yüzey alanını artırır. Bu olay tıpkı bir bulaşık deterjanının yağları parçalayarak su içerisinde çözünebilir hâle getirmesine benzetilebilir.

  2. Kimyasal Sindirime Destek:
    Yağların bu şekilde küçük damlacıklara ayrılması, pankreastan ve ince bağırsak duvarından gelen lipaz enzimlerinin etkisini artırır. Daha küçük yağ parçaları, lipaz enzimleri tarafından daha kolay parçalanabileceğinden, sindirim verimi yükselir.

  3. Atıkların Vücut Dışına Atılması:
    Safra tuzlarıyla birlikte bilirubin gibi bazı atık maddeler de bağırsaklara iletilir. Bazı atık ürünler, bağırsak içeriğiyle birlikte vücuttan atılır.

Özetle safra kesesi, karaciğerin ürettiği safra sıvısını depolayan, yoğunlaştıran ve gerekli anlarda ince bağırsağa püskürterek özellikle yağların sindiriminde kilit rol oynayan bir organdır.


c) L organı kimyasal sindirim için hangi sıvıyı üretir? Bu sıvı nasıl kullanılır?

Cevap:
L organı, yani pankreas, pankreas özsuyu veya pankreatik sıvı olarak adlandırılan bir salgı üretir. Bu sıvının sindirimdeki işlevi son derece kritiktir, çünkü içinde farklı besin gruplarını parçalayacak özel enzimler bulunur:

  1. Pankreas Özsuyunun İçeriği:

    • Pankreatik Amilaz: Karbonhidratları (nişasta gibi) daha küçük şekerlere (dekstrin, maltoz vb.) parçalar.
    • Pankreatik Lipaz: Yağları, yağ asitleri ve gliserol gibi daha küçük parçalara dönüştürür.
    • Proteazlar (Tripsin, Kimotripsin vb.): Proteinleri amino asitlere kadar kimyasal olarak parçalar.
  2. Bu Sıvının İnce Bağırsağa Salgılanması:
    Pankreas özsuyu, ince bağırsağın ilk kısmı olan onikiparmak bağırsağına bir kanal yoluyla aktarılır. Yemek yedikten sonra, özellikle protein, yağ ve karbonhidrat bakımından zengin besinlerin bağırsağa geçmesiyle birlikte, pankreas dış salgı bezleri bu yarı sindirilmiş besinleri daha da parçalayacak enzimleri salgılamaya başlar.

  3. Kullanım Şekli ve Önemi:

    • Besinlerin kimyasal sindirimi bu enzimler aracılığıyla gerçekleşir.
    • Karbonhidratlar, proteinler ve yağlar küçük yapı taşlarına dönüştürüldükten sonra, bağırsak duvarı boyunca emilim işlemi kolaylaşır.
    • Pankreas özsuyu ayrıca bazik (alkali) bir karaktere sahiptir. Bu, mide asidinin yarı sindirilmiş besinler aracılığıyla gelen asiditesini nötrleyerek ince bağırsakta optimum pH aralığı yaratır ve enzimlerin verimli çalışmasını sağlar.

Sindirime Yardımcı Organlar ve Görevleri (Detaylı Anlatım)

Aşağıdaki bölümlerde, verilen soruyu çok daha kapsamlı biçimde inceleyerek safra kesesi ile pankreasın sindirim mekanizmasına nasıl katkıda bulunduklarını anlatacağız. Bu kısımda, sindirim sisteminin genel yapısı, mekanik ve kimyasal sindirim süreçleri ile her iki organın etkileşim noktaları üzerinde ayrıntılı bilgiler yer almaktadır. Metnin uzun olmasının sebebi, konuyu en ufak detayına kadar aydınlatarak öğrenmenizi sağlamaktır.


1. Sindirim Sistemine Genel Bakış

Sindirimin temel amacı, makromolekül hâlindeki besinlerin (proteinler, karbonhidratlar, yağlar vb.) mikro boyuttaki yapı taşlarına (amino asit, glikoz, yağ asidi gibi) ayrıştırılması ve bu yapı taşlarının kan dolaşımına emilerek hücrelere ulaştırılmasıdır. Sindirim sistemi iki ana kısımdan oluşur:

  1. Sindirim Kanalı (Gastrointestinal Kanal): Ağız, yutak, yemek borusu, mide, ince bağırsak, kalın bağırsak ve anüsten oluşan doğrudan “besin geçiş yolu”dur.
  2. Sindirime Yardımcı Organlar: Karaciğer, safra kesesi, pankreas, tükürük bezleri gibi doğrudan bir kanal oluşturmayan, ancak salgı veya depolama işlevleriyle sindirime destek veren yapılardır.

Bu çalışmada özellikle safra kesesi ile pankreas, yani sorularımızda “K” ve “L” harfleriyle gösterilen organların görev ve işleyiş mekanizmalarına odaklanıyoruz.


2. Safra Kesesi (K)

2.1 Temel Özellikleri

  • Konum: Karaciğerin alt yüzeyinde, adeta minik bir kese gibi yer alır.
  • Görev: Karaciğerde üretilen safra sıvısını bir depo alanı olarak saklamak ve gerektiğinde ince bağırsağa safra salgılamaktır.
  • Yapı: Safra kesesinin tıpkı bir armut şeklini andıran, ortalama 50-100 ml hacme sahip bir kesedir.

2.2 Safranın İçeriği ve Önemi

Safra sıvısı, safra tuzları, kolesterol, fosfolipidler (lesitin) ve çeşitli atık maddeler (örneğin, bilirubin) içerir. Sindirimdeki en önemli kısmı, safra tuzları ve fosfolipidler yardımıyla yağların parçalanması (emülsifikasyon) işlemidir.

  • Safra Tuzları: Yağ damlacıklarının yüzey gerilimini azaltarak daha küçük parçacıklara ayrılmasını sağlar, ayrıca lipaz enzimine uygun yüzey hazırlar.
  • Kolesterol ve Fosfolipidler: Bu bileşenler, karaciğerde gerçekleştirdiği metabolik reaksiyonların artık ürünlerinden veya yapılardan biridir ve safra yoluyla atılabilir.

2.3 Safra Kesesi Salgısının Düzenlenmesi

Safra kesesinin kasılarak safra salgılaması, ince bağırsakta yağlı besinlerin bulunmasıyla tetiklenen koleksistokinin (CCK) hormonu başta olmak üzere, hormonal ve sinirsel geri bildirimlerle kontrol edilir. Yağ içeriği yüksek bir öğün tüketildiğinde, ince bağırsakta yağ varlığını algılayan hücreler CCK hormonunu salgılar ve safra kesesini kasılması yönünde uyarır. Böylece gereksinim duyulan safra, doğrudan onikiparmak bağırsağına ulaşır.

2.4 Safra Kesesi Olmadığında Ne Olur?

Safra kesesi çeşitli rahatsızlıklar (safra taşı vb.) nedeniyle alınabiliyor. Bu durumda karaciğerin ürettiği safra, eskisi gibi depolanamaz ve sürekli ince bağırsağa akabilir. Kişi yine de yağ sindirebilir fakat özellikle çok yağlı öğünlerden sonra sindirimin verimi düşebilir; çünkü safra hep sabit bir oranda akar, yüksek miktarda yağ geldiğinde depolanmış safra “ani takviye” olarak sunulamaz.


3. Pankreas (L)

3.1 Genel Özellikleri

  • Konum: Midenin arkasında, yatay konumda uzanan, yaprak veya balık benzeri bir görünüme sahip bir organdır.
  • Görev: Hem sindirim enzimleri içeren bir sıvı salgılar (ekzokrin işlev) hem de kan şekerini düzenleyen hormonlar salgılar (endokrin işlev).
  • Bölümleri: Baş (duodenuma yakın kısım), gövde ve kuyruk olmak üzere anatomik kısımlardan oluşur.

3.2 Ekzokrin (Dış Salgı) İşlevi ve Üretilen Enzimler

Pankreas, pankreatik kanallar aracılığıyla ürettiği pankreas özsuyunu onikiparmak bağırsağına iletir. Bu özsu içinde besinlerin kimyasal sindirimi için kritik öneme sahip çeşitli enzimler bulunur:

  1. Pankreatik Amilaz: Karbonhidrat sindiriminden sorumludur. Nişasta gibi kompleks karbonhidratları disakkaritlere ve daha küçük oligosakkaritlere parçalar.
  2. Lipaz: Yağ sindiriminde başrol oynar. Safra salgısı sayesinde emülsifiye olmuş yağları yağ asitleri ve gliserol gibi daha basit bileşiklere dönüştürür.
  3. Proteazlar (Tripsin, Kimotripsin, Karboksipeptidaz vb.): Protein ve polipeptit zincirlerini amino asitlere kadar parçalayarak emilim aşamasına hazır hâle getirir.

Bunlara ek olarak nükleik asit sindirimi için nükleaz adı verilen enzimler de pankreas özsuyunda bulunur (DNA ve RNA’yı nükleotitlere kadar ayrıştırabilir).

3.3 Endokrin (İç Salgı) İşlevi

Her ne kadar sorumuz doğrudan pankreasın hormonal işleviyle ilgili olmasa da, pankreasın Langerhans adacıkları tarafından salgılanan insülin ve glukagon hormonları, kan şekeri düzeylerinin ayarlanmasında hayati roller üstlenir. Sindirimle elde edilen glikozun hücrelere geçirilebilmesi için insülin gereklidir. Bu da dolaylı olarak pankreasın sindirim sonrası besinlerle ilişkisine işaret eder.

3.4 Pankreas Özsuyunun Düzenlenmesi

Pankreas, sindirim sürecinde gelen uyarılara bağlı olarak sekretin ve kolesistokinin (CCK) gibi bağırsak hormonlarının etkisiyle pankreas özsuyunu salgılar.

  • Sekretin: Mideden gelen asidik içeriğin nötralize edilmesi gerektiğinde, pankreasın bikarbonat bakımından zengin sıvı salgılamasını teşvik eder. Bu da ince bağırsakta pH’ı üst seviyelere çıkararak enzim aktivitesi için uygun ortam sağlar.
  • Kolesistokinin (CCK): Yağ ve protein içerikli besinlerin varlığında devreye girerek pankreasın enzim bakımından zengin salgı miktarını artırır.

4. Kimyasal Sindirimde pH’ın Rolü

Pankreasın ürettiği salgının genellikle alkali karakterde (pH ~8 civarı) olması, mideden gelen asidik şireyi (pH ~2 civarı) etkili biçimde nötralize eder. Çünkü pankreatik enzimler ve ince bağırsak enzimleri asidik ortamda çalışamaz. Bu sebeple, kimyasal sindirimin büyük kısmı nötr veya hafif bazik ortamlarda gerçekleşir.

  • Mide: Çok asidik (pH 1-2), pepsin enzimi protein sindirimine başlar.
  • İnce Bağırsak: Hafif bazik ortam (pH 7,5-8), pankreatik ve bağırsak enzimleri aktif çalışır.

Böylece K ve L organlarının birbiriyle ve bağırsağın kendisiyle etkileşimi sonucunda karbonhidrat, yağ ve proteinler en küçük birimlerine kadar ayrıştırılır.


5. Organların Sindirimdeki Görevlerinin Karşılaştırılması

Aşağıdaki tabloda safra kesesi (K) ve pankreasın (L) sindirimdeki işlevlerini ana hatlarıyla özetleyelim:

Organ Ürettiği / Depoladığı Sıvı İçerdiği Enzim(ler) Sindirimdeki Rolü
Safra Kesesi (K) Safra (Karaciğer üretir, safra kesesi depolar ve yoğunlaştırır) Enzim içermez, ancak safra tuzları içerir
  • Yağların fiziksel parçalanması (emülsifikasyon)
  • Yağ sindiriminin kolaylaştırılması
  • Safra tuzları ve bilirubin atımı
Pankreas (L) Pankreas özsuyu (dış salgı)
  • Amilaz
  • Lipaz
  • Proteazlar (Tripsin, vs.)
  • Karbonhidrat, yağ ve proteinlerin kimyasal parçalanması
  • İnce bağırsakta pH düzeninin sağlanması (bikarbonat salgısı)

Yukarıdaki tabloda görüldüğü üzere safra kesesi enzim salgılayarak değil, safra sıvısı gibi yağları parçalamada kritik bir yardımcı sıvıyı depolayıp ortamı hazırlayarak çalışır. Pankreas ise çok sayıda enzimle doğrudan kimyasal sindirimi sürdüren ana bezlerden biridir.


6. Safra Kesesi ve Pankreas Arasındaki Etkileşim

  • Safra Kesesi - Pankreas Kanal Yakınlığı: Safra kanalı ile pankreas kanalı, çoğunlukla onikiparmak bağırsağına açılmadan önce ortak bir kanalda (ampulla) birleştiklerinden birbirleriyle koordineli çalışır.
  • Hormonel Düzenleme: Yemek yedikçe doğrundan bağırsak hormonları (CCK ve sekretin) hem safra kesesi kasılmasını hem de pankreas enzim salgısını eşzamanlı olarak kontrol ederek sindirimin en verimli hâle gelmesini sağlar.
  • pH Dengesi: Karaciğer ve safra kesesinden gelen safra, pankreas tarafından salgılanan bikarbonat katkısı ile beraber mideden gelen asidik bulamacın nötrlenmesinde birlikte rol oynar.

7. Ayrıntılı Örnek: Yağlı Bir Yemek Yediğimizde Neler Olur?

  1. Ağızda Başlangıç: Yağlı besinler ağızda çiğnendikten sonra yutulup mideye geçer. Fiziksel parçalanma olur ancak ağızda yağlar için belirgin bir enzimatik sindirim söz konusu değildir (az miktarda lingual lipaz olabilir ama önem derecesi düşük).
  2. Midede Bekleme ve Az Miktarda Sindirim: Mide asidik ortam olduğu için proteinlerin bir kısmı burada çözünmeye başlar. Yağların sindirimi midede çok sınırlıdır.
  3. Onikiparmak Bağırsağına Geçiş: Yemek ince bağırsağın ilk kısmına ulaşınca yağ damlacıkları hâlâ nispeten büyüktür. Bu noktada:
    • Safra kesesi kasılır ve safra onikiparmak bağırsağına dökülür. Yağlar küçük damlacıklara parçalanır.
    • Pankreas ise lipaz başta olmak üzere ilgili enzimleri salgılar. Böylece yağların kimyasal sindirimi başlar.
    • Karbonhidrat ve protein parçalanması da pankreatik amilaz ve proteazlarla devam eder.
  4. Emilim Aşaması: Yağ asitleri ve monogliseritler, safra tuzları sayesinde misel denilen geçici yapılara dönüştürülür ve daha sonra bağırsak mukozası tarafından emilmeye hazır hâle gelirler.
  5. Artıkların Atılması: Kullanılmayan, sindirilemeyen ve emilemeyen kısımlar kalın bağırsağa geçip vücuttan atılır.

Bu örnek, safra kesesi ile pankreasın birlikte çalışarak yağ sindirimini (ve diğer besin öğelerinin sindirimini) nasıl yönettiğini göstermesi açısından önemlidir.


8. Sindirime Yardımcı Diğer Organlarla İlişki

  • Karaciğer: Safra kesesinin “asıl üretici”si olarak görülebilir; çünkü safra, doğrudan karaciğer hücreleri tarafından üretilir. Safra kesesi, karaciğerin ürettiği bu sıvıyı depolayıp yoğunlaştırır. Karaciğer aynı zamanda metabolizma merkezidir ve besinlerden elde edilen yapı taşlarının işlenmesinde önemli rol oynar.
  • Tükürük Bezleri: Ağız boşluğunda tükürük üreterek karbonhidrat sindirimine (amilaz ile) başlangıç yaparlar. Bu da pankreasın saldığı pankreatik amilazla birlikte karbonhidratların ince bağırsakta daha verimli parçalanmasına katkıda bulunur.

9. Sık Görülen Yanlış Anlamalar

  1. “Safra Kesesi Bile Üretiyor” Düşüncesi: Aslında safra kesesi sıvıyı üretmez, yalnızca depolar ve yoğunlaştırır. Safranın birincil üretim yeri karaciğerdir.
  2. “Pankreas Sadece Sindirimle İlgilidir” İfadesi: Pankreas aynı zamanda kan şekeri düzenlemeyle ilgili hayati hormonlar (insülin, glukagon) salgılar. Yani çift fonksiyonlu bir organdır.
  3. “Pankreas Özsuyu Tek Tip Enzim İçerir” Sanmak: Aslında pankreatik özsu çok çeşitli enzimler barındırır (amilaz, lipaz, proteazlar vs.) ve böylece hem karbonhidratların hem yağların hem de proteinlerin sindirimine doğrudan katkı sunar.

10. Özet ve Anahtar Noktalar

  • K Organı (Safra Kesesi): Karaciğerin ürettiği safra sıvısını depolar, gerektiğinde ince bağırsağa göndererek yağların parçalanmasını kolaylaştırır. Kendi başına bir salgı üretmez; ancak safra tuzlarının yağ sindirimindeki önemi büyüktür.
  • L Organı (Pankreas): Pankreas özsuyu üreterek sindirimin kimyasal boyutunu güçlendirir. İçerdiği amilaz, lipaz ve proteazlar sayesinde üç temel besin öğesinin ayrıştırılmasında aktif rol oynar. Ayrıca zararlı düzeyde asitli olan mide içeriğinin pH dengesini ince bağırsak için uygun hâle getirir.

Bu iki organ birbirini tamamlar. Safra kesesi yağları “fiziksel” açıdan hazırlarken (emülsifikasyon), pankreas enzimleri hem yağların hem de protein ve karbonhidratların “kimyasal” parçalanmasını gerçekleştirir. Böylece besinler emilim için en uygun hâle getirilmiş olur.


SORU ve CEVAPLARIN ÖZET TABLOSU

Soru Cevap
a) K ve L organlarının isimleri nedir? Açıklayınız. K: Safra Kesesi, L: Pankreas. Safra kesesi karaciğerin ürettiği safrayı depolar ve yoğunlaştırır; pankreas ise pankreas özsuyu (amilaz, lipaz, proteaz vs. içeren) salgılayarak kimyasal sindirimi destekler.
b) K organının sindirimdeki görevi nedir? Safra kesesi, safrayı depolar ve yağ sindiriminin kolaylaştırılmasında kritik rol üstlenir (emülsifikasyon).
c) L organı kimyasal sindirim için hangi sıvıyı üretir? Nasıl kullanılır? Pankreas, pankreas özsuyunu üretir. Bu özsu; amilaz, lipaz ve proteaz gibi enzimler yardımıyla karbonhidrat, yağ ve proteinlerin daha küçük yapı taşlarına parçalanmasını sağlar; ince bağırsakta çalışır.

@birisib