Edebiyat konuşma sınavı için eskici hikayesi

Edebiyat konuşma sınavim var syf 194 195 196 eskici uzerine kurulu birsey olmasi lazim yapilis asamasi
1=metindeki mekan
2=benim mekanim
3=kurgu mekan
Olcak sekilde hikaye olmasi lazim ben eskici ike karsilastirma yapmak lazim yardimm

Soru: Edebiyat konuşma sınavım var; sayfa 194, 195, 196’da geçen “Eskici” üzerine kurulu bir hikâye hazırlamam gerekiyor. Yapılış aşamasında şu üç öğe olmalı:

  1. Metindeki mekân
  2. Benim mekânım
  3. Kurgu mekân

Ayrıca, eskici ile kendi hayatımı karşılaştırmam gerek. Yardımcı olabilir misiniz?


Metindeki Mekân

Metindeki “Eskici” hikâyesinde anlatılan mekân daracık sokakların, ahşap evlerin ve esnaf tezgâhlarının olduğu bir semttir. Örneğin, sokak aralarında geçerken eskicinin sesinin yankılandığı, sabahın erken saatlerinden itibaren insanların çarşıya alışverişe gittiği bir ortam tasvir edilir. Burası nostaljik bir his veren, eski bir mahalledir.

Benim Mekânım

Benim mekânım ise günümüzün modern apartmanlarının, araçların yoğun olarak geçtiği caddelerin ve elektronik eşyalarla dolu evlerin bulunduğu bir kent merkezi. Eskici, artık sokaklarda sık rastlanmayan bir meslek olduğu için, karşılaştığımızda sanki geçmişten gelen bir misafirle sohbet ediyormuşum gibi hissederim. Günümüzde insanların elinde akıllı telefonlar, kapıdan geçerken bile kulaklığını takmış halde yürüyen komşularla dolu bir atmosfer var.

Kurgu Mekân

Kurgu mekân ise bambaşka bir boyutta geçer. Hayalî olarak, tozlu plakların ve eski kitapların satıldığı bir arka sokak pazarı düşünüyorum. Bu sokakta zamanda yolculuk mümkünmüş gibi hissettirir: her dükkânın kapısında asılı tabelalar adeta yüzyıllık. Sokak lambaları eski gaz lambalarını andırır. İnsanlar da eskicinin sesini duyar duymaz anı dolu eşyalarını satmak veya almak için sıraya girerler.

Kısa Hikâye Örneği

Başlangıç (Metindeki Mekân)
Dar sokakların içinde yürüyorum. Sabahın ilk saatlerinde eskicinin sesi evlerin arasında yankılanıyor: “Eskiciiiii! Eskicii var mııı?” Bu sokak, çocukken mahallede oynadığım ve anılarımı sakladığım yerlerle dolu. Ahşap merdivenlerde oturup mahallelinin tadını çıkaran yaşlı amcaları, dedeleri hatırlıyorum. Birden eskici ile göz göze geliyorum.

Gelişme (Benim Mekânım)
Modern apartmanların, şehrin gürültüsünün olduğu bugünkü yaşantımda, bu ses neredeyse masalsı geliyor. Artık en sevdiğim bardak kırıldığında bile, “Atayım da kurtulayım” demek yerine eskiciye vermeyi düşünüyorum. Çünkü her eski eşyanın bir hikâyesi olduğunu ondan öğrendim. Eskici ile el sıkışıp kısa bir muhabbet ediyoruz; o, eşyaların geçmişini soruyor, ben ise bugünkü dünyada eskiciliğin anlamını merak ediyorum.

Sonuç (Kurgu Mekân)
Bir hayal âleminde buluyorum kendimi. Etrafımda rengârenk tenteler, eski radyolar, köşelerde bakır tepsiler… Eskici burada bir zaman yolculuğunun rehberi oluyor sanki. İnsanlar sırayla anı dolu objelerini paylaşıyorlar. Eskicinin yüzünde yorgun ama ümit dolu bir gülümseme var. Onun gözlerinde, geçmişle geleceğin birleştiği o kurgu sokaklarda, her nesnenin değerini bilen bir bilgenin ışıltısını görüyorum.

Eskici ile Karşılaştırma
Eskici, kaybolmaya yüz tutmuş değerleri toplamaya çalışırken, ben ise son model teknolojilerle geçmişi geride bıraktığımı sanıyorum. Oysa eskici, geçmişi koruyarak geleceğe taşımayı seçmiş. Bense çoğu zaman yenilik ve hız uğruna eskileri feda ediyorum. Bu karşıtlık, bana her eşyanın -ve her anının- kendine özgü bir değeri olduğunu ve saklanması gerektiğini öğretiyor.


Özet Tablosu

Bölüm Açıklama
Metindeki Mekân Dar sokaklar, ahşap evler, nostaljik mahalle, eskicinin sesi sokaklarda yankılanıyor
Benim Mekânım Modern apartmanlar, yoğun trafik, teknoloji dolu yaşam; eskiciye az rastlanıyor
Kurgu Mekân Fantastik bir arka sokak pazarı, tozlu plaklar, gaz lambası gibi lambalar, geçmişle geleceğin iç içe geçtiği hayal dünyası
Karşılaştırma Eskici geçmişi koruyor, ben yeniliğe yöneliyorum; eskici anılara değer veriyor, ben hızla tüketiyorum

Cevap: Bu hikâye yapısı, konuşma sınavında üç farklı mekânı (metindeki mekân, kendi mekânın ve kurgu mekân) aynı anlatı içerisinde birleştirirken, eskicinin temsil ettiği değerleri kendi hayatındaki bakış açınla harmanlamana yardımcı olacaktır. Böylece edebî bir üslup oluşturabilir ve eskiciyle olan karşılaştırmanı derinleştirebilirsin.

@gulsum_0