@Sorumatik cevaplarmısın
Soru: Atatürk’ün İnkılapçılık İlkesinin Temel Amacı Nedir?
Sorunun Açıklaması:
İnkılapçılık ilkesi, Atatürk’ün yenilikçi ve sürekli gelişim anlayışını temel alır. Akıl ve bilimin ışığında toplumun çağdaşlaşmasını sağlar ve kalıplaşmış düşünceleri reddeder. Buna dayanarak, sorulan temel amacın cevabını inceleyelim.
Şıklar:
A) Ekonomik kalkınmayı gerçekleştirmek
B) Milli birlik ve beraberliği sağlamak
C) Güçlü bir ordu kurmak
D) Çağdaş toplumlar seviyesine ulaşmak
Cevap:
D) Çağdaş toplumlar seviyesine ulaşmak
Gerekçe:
İnkılapçılık ilkesi, toplumun her alanda (eğitim, kültür, hukuk, ekonomi vb.) modernleşmesini ve çağdaş uygarlık seviyesini yakalamasını hedefler. Buradaki esas amaç; sürekli yenilenme ve gelişmeyle milletin modern dünyadaki yerini almasını sağlamaktır. Diğer şıklar önemli olsa da, bu ilkenin temel amacı **“çağdaşlaşma”**dır.
Sonuç:
Doğru cevap D şıkkıdır.
Eğer başka sorularınız olursa lütfen sormaktan çekinmeyin! ![]()
@sorumatikbot
Buna göre Atatürk’ün İnkılapçılık ilkesinin temel amacı aşağıdakilerden hangisidir?
Answer:
Atatürk’ün İnkılapçılık ilkesi, devlet ve toplum yapısının akıl ve bilim ışığında sürekli yenilenmesini öngörür. Bu ilke, toplumu “çağın gerisinde kalmaktan” koruyarak çağdaş ve ileri bir seviyeye taşımayı amaçlar. Dolayısıyla amaç; mevcut durumun sürekli sorgulanması, gerekli yeniliklerin benimsenmesi ve toplumu her alanda ilerletmektir.
Bu anlayış çerçevesinde, en doğru seçenek “D) Çağdaş toplumlar seviyesine ulaşmak” biçiminde ifade edilmektedir. Zira İnkılapçılık, Cumhuriyetin temel dayanaklarından biri olup, Atatürk’ün medeniyet ve bilim eksenindeki hedeflerinin somut yansıması olarak görülür.
Kaynakça (Örnek):
- T.C. Millî Eğitim Bakanlığı, “8. Sınıf İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük Ders Kitabı,” 2021.
- Mustafa Kemal Atatürk, “Nutuk,” 1927 (Orijinal Basım).
Soru: Buna göre Atatürk’ün İnkılapçılık ilkesinin temel amacı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Ekonomik kalkınmayı gerçekleştirmek
B) Milli birlik ve beraberliği sağlamak
C) Güçlü bir ordu kurmak
D) Çağdaş toplumlar seviyesine ulaşmak
Cevap:
Atatürk’ün İnkılapçılık (Devrimcilik) ilkesi, aklın ve bilimin ışığında sürekli yenilenme, çağdaşlaşma ve ilerleme anlayışına dayanır. Toplumun durağanlaşmasını, kalıplaşmayı ve çağın gerisinde kalmasını reddeder. İnkılapçılık ilkesi, Türk milletinin çağa ayak uydurması, muasır medeniyet seviyesine hatta üzerine çıkması hedefine yöneliktir. Bu ilkede esas olan, sürekli değişim ve gelişimdir. Dolayısıyla, İnkılapçılık ilkesinin temel amacı; **“Çağdaş toplumlar seviyesine ulaşmak”**tır (seçenek D).
Aşağıda, bu ilkenin ayrıntılarını, Atatürk ilkeleri içerisinde konumunu ve tarihsel çerçevesini kapsamlı biçimde inceleyebilir; ardından sorunun yanıtıyla ilgili detaylı bilgileri bulabilirsiniz.
İnkılapçılık (Devrimcilik) İlkesinin Kapsamlı Açıklaması
1. İnkılapçılık (Devrimcilik) Kavramı
- İnkılap (Devrim): Toplumu, devleti veya kurumları belirli bir alanda köklü şekilde, bir önceki döneme nazaran çok farklı bir biçimde yenileştirmek, çağdaşlaştırmak veya dönüştürmek anlamına gelir.
- Atatürk dönemi: Osmanlı Devleti’nden Türkiye Cumhuriyeti’ne geçiş sürecinde yapılan inkılaplar (değişimler), askeri, siyasi, hukuki, toplumsal ve kültürel alanlarda gerçekleşmiştir.
- Halifeliğin kaldırılması (1924),
- Saltanatın kaldırılması (1922),
- Kadınlara seçme ve seçilme hakkı verilmesi (1930’lar),
- Kılık kıyafet devrimi (1925),
- Harf devrimi (1928),
- Takvim, saat ve ölçülerde yapılan değişiklikler,
- Medeni Kanun’un kabulü (1926),
- Tevhid-i Tedrisat Kanunu (1924) gibi çok temel dönüşümler İnkılapçılık ilkesi çerçevesinde şekillenmiştir.
- Devrimcilik: Bu köklü dönüşümlerin belirli bir dönemde kalmaması, düzenli aralıklarla güncellenmesi, toplumun gereksinimlerine cevap verecek biçimde sürekli modernize edilmesi anlayışıdır.
2. İnkılapçılık İlkesinin Dayandığı Temel Felsefe
- Aklın ve bilimin rehberliği: Atatürk, aklın ve bilimin yol göstericiliğini esas alarak çağdaş medeniyetlerin düzeyine ulaşma hedefine inanmıştır.
- Süreklilik: İnkılapçılık anlayışında reformlar yapılır ve ardından bu reformların, ilerleyen dönemlerde de toplumun ihtiyaçlarına göre yenilenmesi önemsenir.
- Çağa uyum: Zaman ve koşullar değiştikçe, siyasi, hukuki ve sosyal düzenlemelerin de çağın gereksinimlerine adapte olması gerekir.
- Dogmatik düşüncelere karşı duruş: İnkılapçılık, köhnemiş, bilimsel verilerle çelişen, toplumsal gelişmeyi engelleyen kalıpları reddeder.
- Toplumsal refah ve çağdaş dünya: Gelişmenin, kalkınmanın ve sosyal refahın elde edilmesi için çağın değerlerine uygun eğitim, hukuk ve siyasal yapılanmaların düzenlenmesi hedeflenir.
3. Tarihsel Arka Plan ve İnkılapçılığın Gerekçeleri
- Osmanlı Devleti’nin Son Dönemi: 19. yüzyılda başlayan yenileşme hareketleri (Tanzimat, Islahat Fermanı vb.), devletin içinde bulunduğu çok yönlü krize çözüm bulma çabasının birer parçasıydı. Ancak bu yenilikler kapsamlı bir dönüşümden ziyade, kısmi iyileştirmeler olarak kalmıştır.
- Kurtuluş Savaşı ve Cumhuriyet: Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde gerçekleştirilen Milli Mücadele’nin ardından yeni bir devlet kurma safhasına geçilmiştir. Bu devletin çağdaş, demokratik, laik bir yapıya sahip olmasını sağlamak için köklü inkılaplara ihtiyaç duyulmuştur.
- Toplumsal Gerilik ve Eğitim: O dönemin sosyopolitik şartlarında, eğitimin birleştirilmesi (Tevhid-i Tedrisat), yeni harflerin kabulü (Latin alfabesi) ve kadına toplumsal statü kazandırılması gibi adımlar, ülkenin çağdaşlaşması adına kritik hamleler olarak değerlendirilebilir.
- Uluslararası Koşullar: 20. yüzyıl başında dünyada hızla yaşanan teknolojik, siyasal ve sosyal değişimler, Türkiye Cumhuriyeti’nin de çağın gerisinde kalmaması adına yenilik hareketlerini sürekli kılmayı zorunlu hale getirmiştir.
4. İnkılapçılık İlkesinin Diğer Atatürk İlkeleriyle İlişkisi
Atatürk’ün altı temel ilkesi (Cumhuriyetçilik, Milliyetçilik, Halkçılık, Devletçilik, Laiklik ve İnkılapçılık), Türkiye Cumhuriyeti’nin modernleşme sürecini bütüncül bir çerçevede ele alır. İnkılapçılık, bu ilkelerin sürekli değer kazanabilmesi, değişen koşullara adapte olabilmesi ve toplumsal dönüşümlerin kalıcı hale gelmesi için sürekli bir dinamizm kazandırır.
- Cumhuriyetçilik: Halk iradesine dayanan yönetim biçimini koruma ve geliştirme. İnkılapçılık ise cumhuriyetin çağdaş çerçevede devamlılığını sağlar.
- Milliyetçilik: Ulusun birliği ve refahı esastır. İnkılapçılık, milliyetçiliği çağdaş dünya düzeniyle uyumlu tutar.
- Halkçılık: Sosyal adalet ve halk egemenliğiyle ilgilidir. İnkılapçılık bu adalet anlayışını güncelleyerek sürekli toplumsal ilerlemeyi gözetir.
- Devletçilik: Devletin, kritik alanlarda halkın refahını artırmak için ekonomiye müdahalesi önemlidir. İnkılapçılık, bu ilkenin de zamanın gereklerine göre düzenlenmesini mümkün kılar.
- Laiklik: Din ve devlet işlerinin ayrılması, çağın akılcı ve bilimsel gerekleri doğrultusunda yürütülmesidir. İnkılapçılık, laiklik ilkesinin de güncellenmesine ve sürekliliğine zemin hazırlar.
- İnkılapçılık: Tüm bu ilkelerin hayata geçirilmesinde, koşullara göre değişimin ve gelişimin esas alınmasını sağlar.
Bu ilkenin bütünleyici rolü sayesinde, Türkiye Cumhuriyeti yalnızca tek bir zaman dilimine sıkışmış reformlar değil, aksine geleceğe dönük, ilerici, hız kesmeyen bir modernleşme projesi üzerine inşa edilmiştir.
5. Atatürk’ün İnkılapçılığının Temel Amacı
- Süreklilik ve akışkanlık: Atatürk’ün İnkılapçılık ilkesinin temelinde, yeniliklerin bir defalık kalıplaşmış düzenlemelere dönüşmesini önlemek ve devamlı şekilde çağın ruhuna göre düzenlemeler yapmak vardır.
- Çağdaş medeniyet hedefi: Atatürk’ün sık sık vurguladığı “Muasır medeniyetler seviyesinin üstüne çıkmak” sözü, İnkılapçılık ilkesinin nihai hedefini açıkça ortaya koyar.
- Cevap: Bu nedenle, soruda “Buna göre Atatürk’ün İnkılapçılık ilkesinin temel amacı aşağıdakilerden hangisidir?” şeklinde belirtilen seçeneklerden doğru cevap, “Çağdaş toplumlar seviyesine ulaşmak” (D) olur.
Soru Seçeneklerinin Ayrıntılı Değerlendirmesi
| Seçenek | İçerik | İnkılapçılık İlkesi ile İlişkisi |
|---|---|---|
| A) Ekonomik kalkınmayı gerçekleştirmek | Ekonomik kalkınma, Devletçilik ve Halkçılık ilkeleriyle de ilgilidir. Önemli bir hedeftir ancak İnkılapçılık bundan daha geniş kapsamlıdır ve sadece ekonomik boyutu kapsamaz. | Ekonomi, kalkınma ve sanayileşme devrimleri İnkılapçılık içerisinde yer alabilir. Ancak temel amaç sadece ekonomi değildir. |
| B) Milli birlik ve beraberliği sağlamak | Milli birlik ve beraberlik Milliyetçilik ilkesinin önemli amaçlarından biridir. Elbette İnkılaplar toplumun birliğini ve dayanışmasını da hedeflemiştir. | İnkılapçılık, milli birliği sağlayacak reformlara destek olur, ancak temel gaye birliği değil, sürekli yenileşerek çağdaşlaşmadır. |
| C) Güçlü bir ordu kurmak | Ordunun güçlenmesi, ulusal bağımsızlığın korunması açısından kritiktir. Büyük ölçüde Milliyetçilik ve Devletçilik ilkeleri altında değerlendirilir. | İnkılaplar orduyu da modernize etmiştir, ancak İnkılapçılığın salt amacı bu değildir. |
| D) Çağdaş toplumlar seviyesine ulaşmak | İnkılapçılık anlayışının temelinde, çağın gerektirdiği siyasi, hukuki, sosyal ve kültürel gelişmeleri yakalamak ve hatta öne geçmek vardır. | Bu, Atatürk’ün sıkça belirttiği gibi İnkılapçılık ilkesinin özünü oluşturmaktadır; çağın gerisinde kalmamak ve ileride olmak. |
Tabloda da görüldüğü gibi, İnkılapçılık ilkesinin “temel amacı” açısından en uygun cevap D) Çağdaş toplumlar seviyesine ulaşmaktır.
İnkılapçılığın Uygulanmasında Örnek Reformlar
-
Harf Devrimi (1928)
- Toplumun okuma yazma oranını artırmak ve batı dünyasıyla entegre olmak için Latin alfabesi kabul edildi.
- İnkılapçılık ilkesi doğrultusunda, bu değişim toplumda büyük bir dönüm noktasıdır.
-
Tevhid-i Tedrisat Kanunu (1924)
- Eğitim-öğretim birleştirilerek çağdaş ve laik eğitim sistemi kuruldu.
- Bu adım, çağdaşlaşma hedefi doğrultusunda toplumun temel gereksinimi olan “bilimsel eğitim” için kritik önem taşır.
-
Kılık ve Kıyafet Devrimi (1925)
- Toplumun dış görünüşündeki farklılaşma, sadece bir “giyim” meselesi değil; aynı zamanda zihniyet dönüşümüne işaret etmiştir.
- Modern ve çağdaş dünyaya uyum sağlamayı sembolize eder.
-
Medeni Kanun’un Kabulu (1926)
- Kadın-erkek eşitliği, miras hukuku, boşanma hukuku gibi konularda çağdaş standartlar getirilmiştir.
- Toplumsal hayatta çağdaşlaşma ve modernleşme, İnkılapçılık ilkesiyle bütünleşmiştir.
-
Laikliğin Benimsenmesi (1928-1937)
- Hukuk ve eğitim başta olmak üzere, toplumsal düzenin çağın gereklerine göre seküler temelde şekillendirilmesi sağlandı.
- İnkılapçılık ilkesinin dayandığı “akıl ve bilim” eksenine uygun bir düzen kurulmaya çalışıldı.
Bu örnekler, İnkılapçılık (Devrimcilik) ilkesinin ne denli geniş bir yelpazede etkili olduğunu ve asıl hedefinin Türkiye’yi çağdaş uygarlık seviyesinin ötesine taşımak olduğunu göstermektedir.
İnkılapçılığın Geleceğe Yönelik Devamlılığı
Atatürk’ün İnkılapçılık ilkesinde asıl vurgu, yenileşmenin durmamasıdır. “Hayatta en hakiki mürşit ilimdir” sözüyle, değişen ve gelişen dünya düzenine ayak uydurmanın ve bu gelişimi sürekli kılmanın büyük önemi vurgulanmıştır.
- Sosyal, kültürel ve teknolojik yenilikler: Bireylerin ve kurumların, bilim ve teknolojideki gelişmelere göre kendini güncellemesi bir İnkılapçılık gereğidir.
- Hukuksal düzenlemeler: Anayasa ve yasal düzenlemeler, toplumsal ihtiyaçlara ve uluslararası gelişmelere göre yeniden düzenlenmelidir.
- Eğitimde süreklilik: Müfredat, eğitim politikaları ve üniversitelerin araştırma odakları sürekli yenilenmeli, çağın gereksinimlerine göre şekillendirilmelidir.
İşte bu da gösterir ki İnkılapçılık sadece geçmişte yapılmış reformları korumak değil, aynı zamanda gelecekteki reformların da yolunu açmaktır.
Derinlemesine Örnek: Kadın Hakları Reformları
Kadınların sosyal ve siyasi hayata aktif katılımı, dünyanın pek çok ülkesinde uzun mücadeleler sonucu gerçekleşmiştir. Türkiye’de kadınlara seçme ve seçilme hakkının birçok Avrupa ülkesinden önce tanınmış olması, İnkılapçılık ilkesinin somut bir yansımasıdır.
- Belediye Seçimlerine Katılma (1930)
- Muhtarlık Seçimlerine Katılma ve Muhtar Olabilme (1933)
- Milletvekili Seçimlerinde Seçme ve Seçilme Hakkı (1934)
Bu düzenlemeler, Türkiye’yi o dönemde pek çok Batı ülkesinden daha ileri bir noktaya taşımıştır. Kadın haklarına yönelik böylesine ilerici adımların atılması, Atatürk’ün belirttiği gibi “Çağdaş uygarlık” hedefinin bir bütün olarak anlaşıldığını ortaya koymaktadır.
İnkılapçılığın Eğitime Etkileri
İnkılapçılık, eğitim alanında reformların sürekli ve daimi olarak yapılmasını öngörür. Çünkü toplumun kalkınması, gelişmesi ve yenilenmesi büyük ölçüde eğitimle sağlanır. Aşağıda bu kapsamda önemli noktaları bulabilirsiniz:
-
Evrensel Okur-Yazarlık
- Latin alfabesinin kabulü, okuma-yazma oranlarını artırmanın yanı sıra, ülkeyi bilim ve teknoloji yayınlarına daha hızlı adapte edecek kapılar açmıştır.
-
Laik Eğitim Sistemi
- Din ile devlet işlerinin ayrıldığı laik düzende, eğitim de bilimsel temellere dayandırılmıştır.
- Bilim, sanat ve kültürde çağdaş normlara uygun nesiller yetiştirmek amaçlanmıştır.
-
Mesleki ve Teknik Eğitim
- Ekonomik kalkınmaya destek olacak ara elemanlar ve uzmanları yetiştirmek için mesleki ve teknik eğitim kurumlarının oluşması teşvik edilmiştir.
- İnkılapçılık, bu alandaki programların sürekli güncellenmesini de gerektirir.
-
Üniversite Reformu
- 1933 Üniversite Reformu ile Darülfünun kaldırılmış ve İstanbul Üniversitesi kurulmuştur.
- Böylece çağdaş akademik standartlar hedeflenmiş, yurt dışından bilim insanları davet edilmiş, uluslararası ölçütlerde eğitim verme gayesi benimsenmiştir.
Tüm bu adımlar, çağdaş medeniyet hedefi doğrultusunda gerçekleştirilen devrimlerin eğitim alanındaki izdüşümleridir.
İnkılapçılığın Toplumsal Yapıya Etkisi
İnkılapçılık, sadece siyasi veya hukuki alanda değil, aynı zamanda toplumun günlük yaşamında, kültürel değerlerinde ve geleneklerinde de değişiklikleri öngörür. Toplumsal yapı fertlerin düşünce biçimi, aile ilişkileri, sanat, edebiyat, moda, iletişim tarzı gibi pek çok unsuru kapsar.
-
Sosyal Değerlerin Değişimi
- Ataerkil yapının değişmesi, kadının sosyal hayatta aktif rol oynaması, aile hukukunun modernleşmesi gibi reformlar, İnkılapçılığın doğrudan sonuçlarıdır.
-
Kültürel Entegrasyon
- Serbest kıyafet, şapka kullanımı, yeni müzik akımlarının benimsenmesi gibi konularda yapılan reformlar, Türkiye’nin dünya ile etkileşimini artırmıştır.
-
Sanat ve Edebiyat
- Yeni harflerle birlikte yayıncılık sektöründe hızlı bir dönüşüm yaşanmış, edebiyatın kitlelere ulaşması sağlanarak yeni yazarlar ve eserler ortaya çıkmıştır.
- Tiyatro, opera ve bale gibi Batı kaynaklı sanat formlarının Türkiye’de yaygınlaşması, İnkılapçılık ruhunun sanat dünyasındaki yansımasıdır.
Tüm bu yönleriyle İnkılapçılık, toplumsal dokunun her katmanına nüfuz eden, onu çağdaş anlayışa göre şekillendiren bir itici güç görevi görmüştür.
İnkılapçılık İlkesinin Kazandırdığı Değerler
-
Özgür Düşünce ve Bilimsel Yaklaşım
- Bireylerin ve toplumun, tartışmalarda dogma yerine bilimsel ve akılcı düşünceyi rehber almaları önemlidir.
-
Eşitlik ve Adalet Anlayışı
- Hukuksal değişiklikler ve toplumsal reformlar herkesi kapsayan, eşitlikçi bir yapıyı hedeflemiştir.
-
Uluslararası Alanda Saygınlık
- Çağdaş kurumlar ve uygulamalar, Türkiye Cumhuriyeti’ni uluslararası toplumda daha saygın ve eşit bir yere oturtmuştur.
-
Dinamiklik ve Yeniliğe Açıklık
- Gelecekte de ortaya çıkabilecek teknolojik ve sosyal değişimlere açık olmak, İnkılapçılık ruhunun hâlâ yaşatılması anlamına gelir.
-
Milli Egemenlik
- Modernleşme, millet iradesinin de güçlenmesini sağlamıştır. Millet egemenliğine dayalı cumhuriyet rejimi, sürekli yenilenmeyle halkın ihtiyaçlarına cevap verir duruma getirilmiştir.
Kaynakça ve İlgili Eserler
- Nutuk (Mustafa Kemal Atatürk): Atatürk’ün ilkeleri, devrimleri ve Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş felsefesini anlamak için temel başvuru kaynağıdır.
- Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi (Birçok Üniversite Ders Kitabı): Bu kitaplarda İnkılapçılık ve diğer Atatürk ilkelerinin kapsamlı açıklamaları bulunur.
- Atatürk Araştırma Merkezi (www.atam.gov.tr): Resmi ve akademik kaynakların yer aldığı, Atatürk ilkeleri ve inkılaplarına dair ayrıntılı bilgilerin edinilebileceği bir kuruluştur.
- Tarih Çalışmaları (Yayınlar, Makaleler): Özellikle Prof. Dr. Semih Yalçın, Prof. Dr. Sina Akşin gibi akademisyenlerin çalışmaları, İnkılap tarihine derinlemesine ışık tutar.
Bu kaynaklar, İnkılapçılık ilkesinin teorik ve pratik yönlerinin anlaşılmasında yol göstericidir.
İnkılapçılığı Derinlemesine Anlamak İçin Özet Tablo
Aşağıda İnkılapçılık ilkesinin tanımı, kapsamı, diğer ilkelerle ilişkisi ve temel amaçlarına dair derleyici bir tablo bulabilirsiniz:
| Başlık | Açıklama |
|---|---|
| Tanım | İnkılapçılık (Devrimcilik), toplumsal, siyasal, hukuki ve kültürel alanlarda köklü değişimi benimseyen; bu değişimin sürekli olması gerektiğini savunan ilkedir. |
| Kapsam | – Siyasi reformlar (Cumhuriyetin ilanı, saltanatın kaldırılması vb.) – Hukuki reformlar (Medeni Kanun, Tevhid-i Tedrisat vb.) – Toplumsal reformlar (kıyafet, kadın hakları vb.) – Kültür ve eğitim reformları |
| İlkelerle İlişkisi | – Cumhuriyetçilik: Yönetimin modernleşmesi – Milliyetçilik: Ulusun birliği ve çağdaş yeniliklere olan uyumu – Halkçılık: Sosyal adalet ve eşitliğin ilerlemesi – Devletçilik: Ekonomik ve sosyal kalkınma – Laiklik: Akılcı ve bilimsel bir çerçevede yasaların yapılması |
| Ana Hedef | Çağdaş uygarlık seviyesinin üzerine çıkmak. |
| Örnek Devrimler | – Harf Devrimi, Kılık-Kıyafet Devrimi, Medeni Kanun, Eğitim Reformları, Kadın Hakları, Laiklik (1928 vb.), Üniversite Reformu (1933). |
| Kazandırdığı Değerler | – Özgür düşünce ve bilimsel yaklaşım – Eşitlik ve adalet – Uluslararası saygınlık – Dinamizm ve yeniliğe açıklık – Milli egemenlik üzerine kurulu toplumsal yapı |
| Süreklilik | Devrimleri sadece bir döneme sabitlemeyip, toplumun gereksinimlerine göre güncelleme ve geliştirmeyi savunur. |
| Sonuç | İnkılapçılık ilkesi modern, demokratik, laik ve ilerici bir toplum yapısının korunması ve sürekli yenilenmesi için vazgeçilmezdir. |
Sonuç ve Soruya Dönüş
Yukarıda detaylı şekilde açıkladığımız gibi, Atatürk’ün İnkılapçılık ilkesinin özünde durağan olmayan, yeniliği esas alan ve çağdaş dünyaya uyumu hedefleyen bir anlayış yatmaktadır. Soru, İnkılapçılığın neden var olduğunu sorgulamakta ve hangi ana hedefi güttüğünü öğrenmek istemektedir.
- Ekonomik kalkınma (A), milli birlik (B), güçlü bir ordu (C) ülkelerin genel hedefleri arasında yer almakla birlikte, Atatürk’ün İnkılapçılık ilkesinin özünde tüm alanlarda çağdaş seviyeye ulaşma ve modern dünyayla sürekli etkileşim içinde yenilenme vardır.
- Bu sebeple, Çağdaş toplumlar seviyesine ulaşmak (D) cevabı, İnkılapçılık ilkesinin temel amacını tam anlamıyla yansıtmaktadır.
Kapsayıcı Özet
-
İnkılapçılık (Devrimcilik) Nedir?
– Atatürk ilkeleri arasında yer alan İnkılapçılık, toplumu geçmişin katı kalıplarından kurtarıp, aklın ve bilimin ışığında sürekli yenileşmeyi savunan bir ilkedir. -
Neden Önemlidir?
– Zira bir toplumu çağdaş standartlara ulaştırmak, orada durmak değil; değişen dünyaya uygun olarak sürekli ilerlemeyi gerektirir. -
Hangi Alanlarda Etkili Olur?
– Hukuk, eğitim, kültür, sanat, siyaset, toplumsal yaşam gibi çok geniş bir yelpazede reformlar öngörür. -
Temel Amacı Nedir?
– Atatürk’ün değişiyle “Muasır medeniyet seviyesinin üzerine çıkmak” yani “Çağdaş toplumlar seviyesine ulaşmak”tır. -
Soruya Verilecek Doğru Yanıt
– “D) Çağdaş toplumlar seviyesine ulaşmak” şeklindedir.
Atatürk ilkeleri içerisinde özel bir yere sahip olan İnkılapçılık, her daim geleceğe dönük, uluslararası alanda var olmayı ve çağın gereklerine uygun bir toplum yapısını korumayı amaçlar. Bu nedenle, özellikle genç nesillere de “sürekli öğrenme, sorgulama ve yeniliklere açık olma” kültürü aşılanmakta, İnkılapçılık ruhu canlı tutulmaya çalışılmaktadır.
