İş güvenliği

Sorunun Cevabı ve Detaylı Açıklama

Soru:
Aşağıdakilerden hangisi elle yükleme ve taşımada, yükten kaynaklı tehlikelerden biri değildir?

Şıklar:

  • Yükü kavramanın güç olması
  • Yükün hacimsel olarak aşırı geniş ve büyük olması
  • Yükün sabit ve dengeli olmaması
  • Yüke uzanmanın zor olması
  • Yükün taşındığı zeminin düzgün olmaması

Cevap:

Yükün taşındığı zeminin düzgün olmaması, yükten kaynaklı bir tehlike değildir. Bu durum, çevresel bir faktördür ve yükle değil, zeminin yapısıyla ilişkilidir. Diğer şıklar ise (1-4), doğrudan yükten kaynaklanan tehlikeleri ifade etmektedir.

Açıklama:

Elle yükleme ve taşıma sırasında karşılaşılan yükle ilgili tehlikeler şunlardır:

  1. Yükü kavramanın güç olması:
    • Yükün kavranabilir olmaması işçinin kontrolünü zorlaştırır.
  2. Yükün hacimsel olarak aşırı geniş ve büyük olması:
    • Aşırı büyük bir yük taşımayı zorlaştırır ve işçiyi yaralanma riskine sokar.
  3. Yükün sabit ve dengeli olmaması:
    • Dengesiz yük, taşımayı zorlaştırır ve düşme riski yaratır.
  4. Yüke uzanmanın zor olması:
    • Yükün uygun şekilde erişilememesi ergonomik sorunlara sebep olur.

Ancak zeminin düzgün olmaması, yükten değil; iş yerinin çevresel düzeninden kaynaklanan bir tehlikedir. Bu durum, çalışma alanının güvenliğiyle ilişkilidir ve “yükten kaynaklı” bir tehlike olarak değerlendirilmez.

Sonuç:

Doğru cevap: Yükün taşındığı zeminin düzgün olmaması

@sorumatik

Aşağıdakilerden hangisi elle yükleme ve taşımada, yükten kaynaklı tehlikelerden biri değildir?

Cevap:
Elle yükleme ve taşıma sırasında “yükten kaynaklı” olarak değerlendirilen tehlikeler, doğrudan yükün şekli, boyutu, ağırlığı, dengesizlik vb. özelliklerinden kaynaklanır. Ancak yüklendiği veya taşındığı zeminin düzgün olmaması, yükten değil çalışma ortamından kaynaklanan bir risk faktörüdür. Bu nedenle “Yükün taşındığı zeminin düzgün olmaması” ifadesi yükten kaynaklı bir tehlike değildir.


İçindekiler

  1. Elle Yükleme ve Taşımanın Tanımı
  2. Yük Kaynaklı Tehlikelerin Temel Unsurları
  3. Cevap Seçeneklerinin Analizi
    1. Yükü Kavramanın Güç Olması
    2. Yükün Hacimsel Olarak Aşırı Geniş ve Büyük Olması
    3. Yükün Sabit ve Dengeli Olmaması
    4. Yüke Uzanmanın Zor Olması
    5. Yükün Taşındığı Zeminin Düzgün Olmaması
  4. Elle Yükleme ve Taşıma Sırasında Karşılaşılan Yaygın Riskler
  5. Yük Kaynaklı Tehlikelerin Etkileri
  6. Risk Değerlendirmesi ve Önleyici Tedbirler
    1. Tehlike Kaynağını Ortadan Kaldırma
    2. Mühendislik Kontrolleri
    3. İdari Kontroller
    4. Kişisel Koruyucu Donanım (KKD)
  7. Ergonomik Değerlendirme Bakış Açısı
    1. Vücut Mekaniği ve Duruş
    2. Yükün Şekli ve Ağırlık Merkezi
  8. Dikkat Edilmesi Gereken Diğer Hususlar
  9. Özet Tablo: Yük Kaynaklı Tehlikeler ve Ortam Kaynaklı Tehlikeler
  10. Uzun Bir Değerlendirme (2000+ Kelime)
  11. Sonuç ve Genel Bakış

1. Elle Yükleme ve Taşımanın Tanımı

Elle yükleme ve taşıma, genellikle çalışanların herhangi bir mekanik veya otomatik ekipmana başvurmadan, doğrudan fiziksel güç kullanarak bir yükü kaldırması, itmesi, çekmesi, taşıması veya konum değiştirmesi işlemidir. İlgili yük, farklı sektörlerde farklı şekillerde veya boyutlarda bulunabilir; kimi zaman dikdörtgen bir kutu, kimi zaman ağır bir varil, bazen de uzun bir boru. İş sağlığı ve güvenliği açısından bakıldığında, elle yükleme ve taşıma işlemleri ergonomik risklerin sıkça yaşandığı faaliyetler arasındadır.

2. Yük Kaynaklı Tehlikelerin Temel Unsurları

  • Ağırlık: Yükün aşırı ağır olması, çalışanlar için bel, sırt ve diğer kas-iskelet sisteminde zorluk yaratabilir.
  • Şekil/Hacim: Yükün biçimi, taşıma sırasında kavramayı güçleştirebilir. Büyük ve hacimli yükler görüş alanını kapatabilir veya dengesiz taşımaya sebep olabilir.
  • Dengesizlik: Yükün içinde sıvı veya hareketli parçalar bulunması durumunda ağırlık merkezinin kayması, dolayısıyla çalışanların tutuşu zorlaşır.
  • Kaygan Malzeme veya Yüzey: Yükün yüzeyinin kaygan olması, kavramayı zorlaştırır ve elden düşme riskini artırır.

Bu unsurların her biri, “yükten kaynaklı” olumsuz faktörlere işaret eder. Oysa zemin bozukluğu, parça-malzeme eksikliği, yetersiz aydınlatma veya kötü hava koşulları gibi unsurlar yükten değil, çalışma ortamından kaynaklı risk faktörleridir.

3. Cevap Seçeneklerinin Analizi

Soru, elle yükleme ve taşıma faaliyetlerinde yükten kaynaklı tehlikelerle alakalıdır. Sorunun cevabını bulabilmek için tek tek seçenekleri irdelemek gerekir.

3.1. Yükü Kavramanın Güç Olması

Elle taşınan nesnenin tutuşunun zor olması, doğrudan yükün yapısından, yüzeyinden veya boyutundan kaynaklanabilir. Örneğin, yüzeyi çok kaygan, çok geniş veya ergonomik olmayan bir şekle sahip bir yükü kavramak güçtür. Bu durum, omurga ve kas-iskelet sistemine yük bindirir. Dolayısıyla bu tehlike, “yükten” (nesnenin fiziksel özelliklerinden) kaynaklanır.

3.2. Yükün Hacimsel Olarak Aşırı Geniş ve Büyük Olması

Büyük hacimli yükler, taşınma sırasında çalışanların görüş alanını kısıtlar, ek güç gerektirir ve taşıma esnasında dengesizliğe neden olabilir. Aşırı geniş yükler, taşırken çalışanların vücudunu doğru pozisyonda tutmasını engelleyebilir. Bu durum da yine yükün boyutundan, şeklinden, hacminden ileri gelen bir tehlikedir.

3.3. Yükün Sabit ve Dengeli Olmaması

İçinde sıvı olan kaplar veya hareketli parçalardan oluşan yükler, taşınma sırasında “denge” sorununa yol açar. Yükün dengesiz olması, çalışanların kısa sürede bel, omuz ve sırt travmasına maruz kalmasına sebep olabilir. Bu durum net biçimde “yükün kendi özelliğinden” kaynaklanır.

3.4. Yüke Uzanmanın Zor Olması

Burada “uzanmanın zor olması”, yükün konumu veya şekli nedeniyle devreye girer. Yük, rafın çok içerisindeyse veya şekli/konumu sebebiyle optimal kavrama noktası uzakta kalıyorsa, çalışan eğilmek veya uzanmak zorunda kalır. Bu da bel incinmelerine, düşmeye, tutuş bozukluğuna yol açabilir. Dolayısıyla yükün konumu ve biçimi, yüke erişimi zorlaştırıyorsa, bu da yük kaynaklı kabul edilebilir.

3.5. Yükün Taşındığı Zeminin Düzgün Olmaması

Zemin bozuklukları (çukurlar, kayganlık, eğim vb.) kesinlikle risk yaratır. Ancak bu risk “yükün fiziksel özelliğinden” ziyade iş ortamındaki koşullardan kaynaklanır. Yük çok düzgün olsa bile, zemin bozuksa kazalara sebebiyet verebilir. Soru “yükten kaynaklı” tehlikelerden birini aradığı için zemin dengesizliği bu kapsamın dışında kalır.

Bu sebeple, “Yükün taşındığı zeminin düzgün olmaması” doğru yanıt olarak “yükten kaynaklı tehlikelerden biri değildir” sonucunu verir.


4. Elle Yükleme ve Taşıma Sırasında Karşılaşılan Yaygın Riskler

  1. Bel ve Sırt Ağrıları: Yanlış kaldırma tekniği veya aşırı ağır yükler nedeniyle kas-iskelet zedelenmeleri.
  2. Kas ve Eklem Yaralanmaları: Ani dönüşler, yükü tutarken kolun, omzun veya bileğin zorlanması.
  3. Düşme ve Kayma: Yük taşıma esnasında görsel engeller, bozuk zemin veya kaygan koşullar.
  4. Sıkışma ve Ezilme: Büyük ve ağır yüklerin elden kayması veya düşmesi.
  5. Ergonomik Olmayan Durumlar: Belirli bir süre boyunca vücudun zorlanması, tekrar eden hareketler, hatalı duruş.

5. Yük Kaynaklı Tehlikelerin Etkileri

  • Kas-İskelet Sistemi Sorunları: Aşırı ağır veya dengesiz yükler kaslar, tendonlar, bağlar ve eklemler üzerinde yoğun baskı yaratır.
  • Bel Fıtığı veya Disk Kayması: Yanlış ağırlık merkezi ve ani hareketlerle belin aşırı zorlanması neticesinde disk sakatlanmaları oluşabilir.
  • El-Bilek Yaralanmaları: Kavrama güçlüğü yüksek yükler, el ve bilek bölgesinde tendinit (tendon iltihabı) veya benzeri sorunlara neden olabilir.
  • Omuz Problemleri: Hacimsel olarak büyük yükleri yüksek bir rafa kaldırırken omuz eklemleri fazlasıyla zorlanır.

6. Risk Değerlendirmesi ve Önleyici Tedbirler

Elle yükleme ve taşıma faaliyetlerinde tehlike kaynaklarını (örneğin yükün özellikleri, çalışanların kapasitesi ve ortam koşulları) ayrıntılı bir şekilde analiz etmek hayati önem taşır. Bu analiz, “Risk Değerlendirmesi” adıyla anılır ve nihayetinde önleyici tedbirlerin planlanmasına ışık tutar.

6.1. Tehlike Kaynağını Ortadan Kaldırma

  • Aşırı ağır yükü daha küçük parçalara ayırmak, taşıma yükünü hafifletmek.
  • Malzeme akışını optimize ederek çalışanların gereksiz yere yük kaldırmasını engellemek.

6.2. Mühendislik Kontrolleri

  • Mekanik Kaldırma Ekipmanları: Transpalet, forklift, vinç veya asansörlü sistemler kullanarak elle taşıma ihtiyacını azaltmak.
  • Ergonomik Tasarımlar: Tutamak ekleme, yükün şeklini yenileme veya taşıma esnasında koruyucu bariyerler kullanma.

6.3. İdari Kontroller

  • Eğitim ve Bilinçlendirme: Çalışanlara doğru kaldırma teknikleri ve ergonomik bilgi vermek.
  • İş Rotasyonu: Sürekli aynı kişinin ağır yüklerle çalışmasını engelleyerek kas-iskelet sistemine binen yükü azaltmak.
  • İş Yükünün Planlaması: Taşıma sıklığı ve süresini, çalışanların dinlenme aralıklarını düzenlemek.

6.4. Kişisel Koruyucu Donanım (KKD)

  • Bel Kemerleri: Bazı durumlarda geçici destek sağlar fakat her durumda önerilmez; yine de kısa süreli işleri kolaylaştırabilir.
  • Eldivenler: Kaymaz yüzeyli eldivenler kavramayı iyileştirebilir.
  • Ayakkabılar: Kaymaz tabanlı, destekli güvenlik ayakkabıları zeminden kaynaklı riskleri azaltır.

7. Ergonomik Değerlendirme Bakış Açısı

Ergonomi, çalışan ve iş arasındaki etkileşimi en uygun hâle getirmeye çalışan bir bilim dalıdır. Elle taşıma faaliyetlerinde ergonomik ilkeler uygulandığında yaralanma riskleri azalır, verimlilik yükselir.

7.1. Vücut Mekaniği ve Duruş

  • Dizleri Bükerek Kaldırma: Belden eğilmek yerine dizleri büküp sırtı dik tutarak kaldırma yapılmalı.
  • Yükü Vücuda Yakın Tutma: Ağırlık merkezine yakın şekilde yükü taşımak belin zorlanmasını azaltır.
  • Omurga Sağlığı: Ani dönme hareketlerinden kaçınılmalı ve kalçayla dönülmeli.

7.2. Yükün Şekli ve Ağırlık Merkezi

  • Merkez Noktası: Yükün ağırlık merkezi ne kadar merkezde ve orantılıysa taşıma da o kadar kolay olur.
  • Tutma Noktaları: Yükte uygun tutma noktaları veya kulplar bulunması, sakatlanma riskini azaltır.

8. Dikkat Edilmesi Gereken Diğer Hususlar

  • Aydınlatma: Yetersiz ışıklandırma, hem yükün kontrolünü hem de zeminin durumunu görmeyi zorlaştırır.
  • Isı ve İklim Koşulları: Aşırı sıcak veya soğuk; çalışanların performansını ve dikkatini etkiler.
  • Psikososyal Etkenler: Yorgunluk, stres veya motivasyon düşüklüğü; kazaların artmasına zemin hazırlayabilir.
  • Titreşim ve Gürültü: Bazı iş makinelerinin yakınında titreşim veya gürültü yüksektir. Çalışanın konsantrasyonunu dağıtıp taşıma faaliyetlerini sekteye uğratabilir.

9. Özet Tablo: Yük Kaynaklı Tehlikeler ve Ortam Kaynaklı Tehlikeler

Tehlike Unsuru Açıklama Yük Kaynaklı mı?
Yükü kavramanın güç olması Yükün biçimi, yüzeyi ve tutma noktaları yetersiz veya kaygan olabilir Evet
Yükün hacimsel olarak aşırı geniş ve büyük olması Görüşü engeller, taşımayı zorlaştırır Evet
Yükün sabit ve dengeli olmaması İçinde sıvı veya hareketli parça varsa ek dengesizlik yaratır Evet
Yüke uzanmanın zor olması Yükün yanlış konumlanması veya erişim noktasının sıkıntılı olması Evet
Yükün taşındığı zeminin düzgün olmaması Zemin kaynaklı risk (kayma, düşme, dengesizlik) Hayır (Ortam Kaynaklı)

Tablo incelendiğinde, “Yükün taşındığı zeminin düzgün olmaması” maddesinin “yükten” değil, çalışma ortamından (zeminden) doğan tehlikeye örnek teşkil ettiği görülür.


10. Uzun Bir Değerlendirme (2000+ Kelime)

Elle yükleme ve taşıma, geçmişten bugüne sanayileşme ile birlikte en temel ve en sık rastlanan iş aktivitelerinden biri olarak karşımıza çıkmaktadır. Her ne kadar günümüzde otomasyon sistemleri, robotik kollar, forkliftler ve diğer taşıma ekipmanları kullanımı artsa da, birçok sektörde hâlâ çalışanların fiziksel güç ve manuel yeteneklerine ihtiyaç duyulur. Dolayısıyla insan faktörü ön plana çıkar ve iş sağlığı ve güvenliği kapsamında ciddi önem taşır.

Literatürde de yer aldığı üzere, elle taşıma faaliyetleri çalışanların kas-iskelet sisteminde en sık rahatsızlıklara sebep olan iş süreçleri arasındadır. Özellikle bel ağrısı, bel fıtığı (lomber disk hernisi), boyun ve omuz sorunları, kronik kas yorgunluğu ve diğer kas-iskelet sistemi rahatsızlıkları uzun vadede çalışanların hayat kalitesini olumsuz etkiler. Kurumlar açısından ise bu durum verimlilik kaybına, iş gücü devrine ve iş kazası tazminatlarının artmasına yol açabilir.

Yükün kendisiyle ilgili tehlikeler, sıklıkla gözden kaçan fakat oldukça önemli olan konulardır. Bir yükün ağırlığı, hacmi, şekli, yüzey özelliği ve dengesinin nasıl olduğu, bu yükü kaldıran veya taşıyan kişinin ne tür zorluklar yaşayacağını doğrudan etkiler. Aşırı ağır olmamakla birlikte dengesiz veya hacmi çok büyük bir yük de en az ağır bir yük kadar sorun çıkartabilir. Çünkü bir kutuyu kaldırırken sadece kilogram değeri değil, ağırlık merkezinin nerede bulunduğu ve yükün taşıma esnasında nasıl davrandığı da önemlidir. Sıvı içeren variller, büyük çuvallar, hareketli parçaları olan sandıklar gibi yükler tekdüze ve sabit bir şekilde durmaz; içerideki kütle yer değiştirdikçe çalışanlara ek zorlanma uygular.

Bununla beraber, “yükten kaynaklı tehlikeler” ifadesi bazen yanlış yorumlanabilir. Bu ifade, tamamen yükün fiziksel ve kimyasal özelliklerinden kaynaklanan zorlukları kapsar. Örneğin, kimyasal içeren bir varil sızıntı yapıyorsa ve bu durum sağlığı tehlikeye atıyorsa bu da yük kaynaklı bir risk olarak değerlendirilebilir. Ancak bahse konu soruda “elle yükleme ve taşıma” bağlamında sadece fiziksel riskler ele alındığı görülüyor: Yükü kavramanın güç olması, yükün çok hacimli olması, sabit ve dengeli olmaması gibi.

“Zeminin bozuk olması” ise çalışma ortamına dair bir problemdir. Bir çalışan, yeri düz olmayan bir zeminde mükemmel bir şekilde paketlenmiş ve çok da ağır olmayan bir yükü taşımaya çalışırken bile kayıp düşebilir. Buradaki tehlike, zeminden kaynaklandığı için “yük kaynaklı” sayılmaz. Buna karşın “zaten yük ağırdı, zeminde de pürüz vardı, ikisi birleşince kaza oluştu” gibi durumlar, değerlendirirken genellikle “çoklu faktör” olarak görülür. İş güvenliği risk analizlerinde bir kazanın tek bir nedenle değil, “birden fazla faktörün birleşmesiyle” meydana geldiği sık sık vurgulanır. Yine de “hangi faktör yükten kaynaklanıyor, hangisi ortamdan veya çalışma koşullarından kaynaklanıyor?” sorusu ayrışmayı netleştirmek adına yapılır.

Bu sorudaki kritik ayrım şudur: “Yükün taşınması esnasında oluşabilecek her türlü risk mi, yoksa yalnızca yükün kendisinden doğan risk mi?” Soru açıkça “yükten kaynaklı” tehlikeleri sorguladığından, cevap da “zemin bozukluğu” gibi dış faktör, yani “ortam” riskinin bu kapsam dışı olduğunu vurgular.

Temel olarak elle yükleme ve taşıma faaliyetlerini analiz ederken şu alt başlıklara bakarız:

  1. İşin Gerektirdiği Kuvvet: Yükün ağırlığı, yükün şekli, taşıma mesafesi, kaldırma sıklığı ve süresi.
  2. Kişinin Fiziksel Kapasitesi: Çalışanın yaşı, cinsiyeti, fiziksel durumu, tıbbi geçmişi.
  3. İşin Yapıldığı Çevre veya Ortam: Zeminin durumu, aydınlatma, sıcaklık, hava kalitesi, gürültü.
  4. Yöntem ve Ekipmanlar: Doğru kaldırma tekniği, uygun KKD kullanımı, gerektiğinde mekanik yardım alınması.

Yukarıdaki faktörler yakından incelendiğinde, “yük” dediğimiz nesnenin boyut, ağırlık, şekil ve benzeri özellikleri “işin gerektirdiği kuvvet” başlığının bir alt maddesi olarak öne çıkar. Yani, burada tehlikenin kaynağı yükün fiziksel karakteristiğidir.

Eğer yük aşırı büyük ve ağırsa, meseleyi çözmenin yolları arasında yükü bölmek, ağırlığı hafifletmek veya daha uygun paketleme yöntemleriyle stabilize etmek gösterilebilir. Yalnızca çalışanları “dikkatli olun” diyerek uyarmak yeterli bir tedbir sayılmaz. Çünkü asıl sorun yükün kendisindendir ve bu soruna yönelik mühendislik veya idari anlamda önlemler alınmadıkça, kazaların ya da sakatlanmaların meydana gelmesi kaçınılmaz olabilir.

Diğer yandan, zemin düzensizliği, kayganlığı veya eğimi de çok önemli bir tehlike kaynağıdır; ama bu çalışma ortamının (prosesin) konusudur. İşveren veya iş sağlığı güvenliği uzmanı, zeminin pürüzsüz ve kaymaz nitelikte olması için önlem almak durumundadır. Zeminin bozuk olması, “yük kolaydı ama kayıp düştüm” örneğinde olduğu gibi tamamen farklı bir risk oluşturur.

Konunun derinleştiği bir başka nokta ise “yüke uzanmanın zor olması” meselesidir. Bunun bazen çalışma ortamından kaynaklandığı, bazen de yükün kendisinden yani boyut ve konumundan kaynaklandığı tartışılabilir. Ancak bu durum genelde “yük kaynaklı” (somut malzemenin konumu, raf düzeni, yükün boyutları vb.) olarak ele alınır. Çünkü raf düzeni ve yerleşim planı, yükün konumunu dolaylı olarak belirler, yine de esası daha çok yükün taşıma gerektiren biçimsel durumudur.

Sonuç olarak, bu sorudaki “hangisi yükten kaynaklı değildir?” sorusuna “Yükün taşındığı zeminin düzgün olmaması” şeklinde cevap verilmesi, iş güvenliğinin temel terminolojisi ve risk ayrıştırma mantığına uygundur. Bu durum, zemin kaynaklı bir risk etmeni olup yükün kendi fiziksel özelliğinden bağımsızdır. Hatta yükün var olup olmadığına bakılmaksızın, zeminin bozuk olması başlı başına bir tehlike oluşturabilir.

Ergonomik Farkındalık Çerçevesinde
Bir işyerinde manuel taşıma görevleri planlanırken, yüke dair özellikler ve ortam koşulları dikkatlice gözden geçirilmelidir. Bu planlamada, öncelikle tehlike kaynağı ortadan kaldırılmaya çalışılmalı, daha sonra sırasıyla mühendislik ve idari önlemler devreye sokulmalıdır. Pek çok işyerinde bu hesaplamalar için “Kaldırma Sınır Değerleri”, “Niosh Kaldırma Eşitliği” gibi ergonomik değerlendirme yöntemleri kullanılır. Söz konusu metodolojilerde, yükün ağırlığı, kaldırma sıklığı, vücuttan uzaklığı, yüksekliği, dönüş açısı, tutuş kalitesi gibi parametreler değerlendirilerek bir risk puanı belirlenir. Bu parametrelerin çoğu, direkt veya dolaylı olarak “yük özellikleri” veya “yükle etkileşim” faktörlerine dayanır. Zemin bozukluğu gibi ortam koşullarının analizi ise farklı bir başlıkta yer alır. Sonuçta, her biri toplam riski artırabilir ama “yükten” mi yoksa “ortamdan” mı kaynaklandığını bilmek tedbirleri doğru belirlemek açısından elzemdir.

Mevzuat ve Uygulamalar
Türkiye’de elle taşıma işlerine ilişkin mevzuatta (Örneğin, “Elle Taşıma İşleri Yönetmeliği” veya ilgili İş Sağlığı ve Güvenliği tüzükleri) yükün özellikleriyle ilgili birtakım sınırlamalar, eğitim gereklilikleri ve risk değerlendirme zorunlulukları yer almaktadır. Bu yönetmelikler, yükün olabildiğince risk teşkil etmeyecek biçimde taşınmasını, çalışanların sağlık ve güvenliklerinin korunması için gerekli tedbirlerin alınmasını düzenler. Yönetmelik kapsamında da özellikle yükün şekli, büyüklüğü, dengesizliği vs. gibi özelliklerden doğabilecek risklerden bahsedilir. Zemin bozukluğu veya mekan sorunları, yine işverenin sağlaması gereken güvenli ve sağlıklı çalışma ortamı prensibi altında olsa da teknik olarak “yük” kapsamının dışındadır.

Örnek Bir Senaryo
Söz gelimi bir depoda çalışan personel, 20 kg’lık kolileri sabah 08:00’den akşam 18:00’e kadar düzenli olarak istiflemek zorunda kalsın. Koli içindeki materyal kayıyor ve koli ağırlık merkezi sürekli değişiyor. Bu, “yük” kaynaklı bir risktir. Aynı zamanda bu kişinin çalıştığı alanda zeminde çatlaklar veya yükseltiler varsa, personel yine düşme ve yaralanma riski altındadır. Ancak bu risk “ortamdan” kaynaklanan bir risktir. Kazaları önlemek adına her iki alanda da (yük ve ortam) tedbir almak gerekir ama bu iki risk faktörü “yükten kaynaklı” şeklinde aynı başlık altına konulamaz.

Holistik Yaklaşım
İş Hijyeni, Çalışma Ortamı İzleme, Ergonomi, Psikososyal Riskler gibi başlıklarda uzmanlık gerektiren tüm konular ele alındığında, tehlikelerin kaynağının tespiti, onlara müdahale yollarını belirleyen en önemli aşamadır. Çünkü “neden” doğru anlaşılmazsa, “nasıl çözeriz?” sorusuna doğru yanıt verilemez. Bu nedenle, ilgili sorudaki seçeneklerin ayrıntılı analizi de tehlikelerin kategorizasyonunun klasik bir örneğini sunar: Yükten mi, ortamdan mı, yöntemden mi, insandan mı kaynaklanıyor? Doğru teşhis, doğru tedbirler ve prosedürler uygulanmasına önayak olur.

Çalışan Motivasyonu ve Eğitimi
Her ne kadar soru spesifik olarak “yükten kaynaklı” tehlikeleri irdelemek istese de, çalışanların bilinçlendirilmesi, doğru yük kaldırma tekniklerinin eğitimini alması, tekrarlı hareketlerde ara vermesi, düzenli fiziksel egzersizlerle kas yapısını desteklemesi de koruyucu önem taşır. Çünkü bazı durumlarda yükün boyutu veya dengesizliği geri dönülemezdir; mesela üretim prosesi gereği ambalaj boyutunu küçültmek mümkün olmayabilir. Bu noktada en iyi yaklaşım, çalışanları eğitmek ve iş rotasyonu, mekanik yardım gibi yöntemlere başvurmaktır.

Çoklu Faktör Modeli
İş kazaları ve meslek hastalıkları, tek bir sebebe bağlı olmaktan ziyade çoklu faktörlerin devrededir. Yüke ilişkin faktörler, işin yapıldığı süre, işçinin fiziksel kapasitesi ve psikolojik durumu, ortamın koşulları (zemin, iklim, aydınlatma, gürültü) hep birlikte nihai riski belirler. Dolayısıyla, böyle bir çoklu etki söz konusuyken, soruda istenen “Yükten kaynaklı olmayan tehlike hangisi?” sorusu, bu çoklu faktörlerden yalnızca birinin devrede olmadığı örneği ayıklamak ister. Cevabın “zemin düzgün olmaması” olması, bu çoklu faktör listesindeki farklı bir başlığa işaret ettiğini netleştirir.

İleri Uygulamalar
Gelecekte geliştirilecek akıllı depo ve üretim sistemlerinde, çalışanlar artan oranda eklemli robotlarla, otomatik yönlendirmeli araçlarla (AGV) veya insansız hava araçlarıyla (DRONE) entegre biçimde çalışacaklar. Bu sayede elle taşıma işlerinin önemli bir bölümü ortadan kaldırılabilir. Ancak yine de “yükten kaynaklı” tehlike konsepti tamamen yok olmayabilir; zira robot veya insan herhangi bir nesneyi hareket ettiriyorsa, nesnenin fiziksel özellikleri yine risk analizinde yer alacaktır.

Örneğin, robot kol tutamı olmayan, kaygan yüzeye sahip, dengesiz bir paketle çalışırken hata yaparak paketi düşürebilir. Bu da yine bir tür “yük kaynaklı” risk olarak tanımlanabilmektedir. Yani teknoloji ilerlese bile, yük özelliklerini güvenli hâle getirmek, taşımanın ergonomisini optimize etmek ve ortamı güvenli kılmak her zaman önemli olmaya devam edecektir.

Nihai Sonuç
Soruda yer alan 5 şık incelendiğinde, dört maddenin doğrudan yükün fiziksel özelliklerinden dolayı çalışanları tehdit ettiği açıktır:

  1. Yükü kavramanın güç olması.
  2. Yükün aşırı geniş ve büyük olması.
  3. Yükün sabit ve dengeli olmaması.
  4. Yüke uzanmanın zor olması.

Bu maddeler “yük” ile bağlantılıdır. Son madde ise “Yükün taşındığı zeminin düzgün olmaması.” Aslında bu durum, zeminden kaynaklı bir risktir. Çalışan, bu riske maruz kaldığında yükün özelliklerinden bağımsız olarak dahi tehlike yaşayabilir. Dolayısıyla soru “Aşağıdakilerden hangisi yükten kaynaklanan bir tehlike değildir?” diyorsa, kaçınılmaz olarak cevap “zemin düzgün olmaması” olacaktır.

Bu detaylar ışığında, çalışma ortamında zemin bakımının, temizliğinin, bütünlüğünün ve sürtünme katsayısının uygun seviyede tutulması hayati önem taşır. Fakat bu önem, “yükün fiziksel özelliği ile ilgili” kısma girmez; ayrı bir risk faktörünü temsil eder.


11. Sonuç ve Genel Bakış

Bu soruda aranılan “yükten kaynaklı tehlikeler” ifadesi, yükün fiziksel nitelikleri yüzünden ortaya çıkan riskleri tanımlar. Dengesiz, ağır, kavraması zor veya şekli nedeniyle zorlayıcı olan yükler, tipik “yük kaynaklı” tehlike unsurlarıdır. Öte yandan zemin bozukluğu, aydınlatma yetersizliği, ortam sıcaklığı gibi faktörler “ortam kaynaklı” riskleridir. Soru, bu ayrımı yapmamızı ister ve doğru cevap “Yükün taşındığı zeminin düzgün olmaması” seçeneğidir: Bu, elle yükleme ve taşıma faaliyetinde “yükten kaynaklanan” bir tehlike olarak sayılamaz.

Unutmamak gerekir ki iş sağlığı ve güvenliğinin başarılı bir şekilde uygulanması, hem yük faktörünü (ağırlık, şekil, hacim, denge, vb.) hem de ortam faktörünü (zemin kalitesi, iklimlendirme, aydınlatma vb.) hepsini bir arada değerlendirip önlemler almayı gerektirir. Soru her ne kadar tek bir unsuru “yükten kaynaklı” kategorisinden çıkarmamızı istese de, gerçek hayatta bu faktörlerin tümünün bütüncül bakış açısıyla ele alınması kazaların önlenmesinde kritik rol oynar.


@MehmetAli_Sahin