aşar vergisi nedir
aşar vergisi nedir?
Cevap:
Merhaba! “Aşar vergisi,” Osmanlı Devleti döneminde uzun yıllar uygulanan ve Cumhuriyet’in ilk yıllarına kadar devam eden bir vergi türüdür. Köylülerden, toprak sahiplerinden veya çiftçilerden, ürettikleri tarımsal ürünlerin bir kısmı üzerinden alınırdı. Genellikle “onda bir” anlamına geldiği için bu vergiye “aşar” (Arapçada “on” ve “onda bir” anlamına gelen “uşr” kökünden) ismi verilmiştir. Aşağıdaki başlıklarda "Aşar Vergisi"ni tarihi, amaçları ve kaldırılması gibi yönleriyle detaylıca ele alıyoruz.
İçindekiler
- Aşar Vergisinin Tanımı
- Osmanlı Ekonomisindeki Rolü
- Aşar Vergisinin Uygulanma Biçimi
- Aşar Vergisinin Kaldırılması
- Aşarın Ekonomik ve Toplumsal Etkileri
- Tablo: Aşar Vergisi Özet Bilgileri
- Sonuç ve Özet
1. Aşar Vergisinin Tanımı
- Aşar vergisi, Osmanlı toprak düzeninin temel gelir kaynaklarından biriydi.
- “Aşar,” Arapça kökenli bir kelime olup “onda bir” veya “on” anlamına gelir.
- Tarım ürünlerinden alınan bu vergi, devletin önemli finans kaynaklarından biri olarak görülürdü.
Bu vergi, çiftçinin elde ettiği ürünün yaklaşık onda birinin (bazı dönemlerde oranın değişebildiği de olur) devlet hazinesine aktarılma zorunluluğundan doğar. “Aşar” sözcüğünden de anlaşılacağı üzere, üretimden pay edilerek tahsil edilmesi sistemin özünü oluşturuyordu.
2. Osmanlı Ekonomisindeki Rolü
- Devlet Geliri: Aşar vergisi, Osmanlı Devleti’nin kırsal alanlarda en önemli gelir kalemlerinden biriydi. Alınan vergi, devletin orduyu finanse etmesi, kamu hizmetleri sağlaması ve merkezi yönetimi ayakta tutması için kritik bir kaynak oluşturuyordu.
- İltizam Sistemi: Osmanlı’da kimi dönemlerde bu vergi, “iltizam” adı verilen sistemle toplanırdı. İltizamcı, devlete toplaması gereken vergi miktarını peşinen öder ve ardından köylülerden vergi tahsil etme hakkına sahip olurdu. Bu durum zaman zaman köylüler üzerinde baskıyı artırırdı.
- Köylülüğün Durumu: Aşar, sadece bir vergi kalemi olmakla kalmaz; aynı zamanda köylünün devletle ve toprak ağasıyla ilişkisini de belirleyen bir mekanizmaydı. Dönemin ekonomik sıkıntıları ve savaşlar, zaman zaman vergi oranlarının artmasına veya tahsil süreçlerinin ağırlaşmasına neden oldu.
Aşar vergisi, özellikle Anadolu’da yaşayan çiftçilerin en çok hissettiği yüklerden biriydi. Verginin odağı tarımsal üretim olduğundan, devletin tarım politikasının etkinliği ve çiftçinin refah seviyesiyle yakından ilintiliydı.
3. Aşar Vergisinin Uygulanma Biçimi
- Ürün Bazlı Vergilendirme: Bu vergi “tahıl, meyve, sebze, pamuk, tütün” gibi farklı tarımsal ürünler üzerinden tahsil edilirdi. Oran, ürüne göre değişebildiği gibi, köylünün uzaklığı, üretim miktarı, toprağın kalitesi gibi faktörlere göre de farklılaşırdı.
- Ödemede Kolaylık Arayışı: Bazı dönemlerde devlet, toplu tahsilatta zorluk yaşadığı için yerel toprak sahipleri veya mültezimler aracılığıyla vergiyi toplamaya çalışırdı. Bu kişiler, devlete ödemeyi peşin yapar; fakat köylüden vergi toplarken daha yüksek oranlar uygulayarak kar etmeye gayret ederlerdi.
- Vergi Sonrası Yaşam: Vergi oranı yüksek olduğunda, köylünün yaşam şartları ağırlaşır; borçlanma sık görülür; hatta köylü, tarlayı ekmek yerine başka geçim yöntemlerine başvurabilirdi.
Tanzimat Dönemi gibi reformist zamanlarda, aşar vergisinin oranlarına, tahsilat şekline ve düzenlenmesine dair bazı değişikliklere gidilse de sistemdeki temel mantık uzun yıllar boyunca korundu.
4. Aşar Vergisinin Kaldırılması
- Cumhuriyet Dönemi: Osmanlı Devleti’nin yıkılması ve Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulmasıyla birlikte vergi sisteminde kapsamlı reformlar yapıldı.
- 1925 Yılı ve Kanun: 1925 yılında, Cumhuriyet Hükümeti, çiftçiyi rahatlatma ve modern tarım politikalarının önünü açma amacıyla Aşar Vergisi’ni kaldırmıştır.
- Yeni Sistem: Aşarın kaldırılmasıyla yerine yeni tarımsal vergiler ve düzenlemeler getirildi. Bunlar arasında “Arazi Vergisi,” “Hayvan Vergisi” vb. çeşitli uygulamalar da olsa “onda bir” pay anlayışı ortadan kalkmıştır.
Aşar Vergisi’nin kaldırılması, Türk tarımının modernleşmesi bakımından önemli bir dönüm noktasıdır. Çiftçi üzerindeki en adaletsiz vergilenme biçimlerinden biri ortadan kaldırılarak, üretimi teşvik edici yeni politikaların önü açılmıştır.
5. Aşarın Ekonomik ve Toplumsal Etkileri
Ekonomik Etkiler:
- Üretim Teşviki veya Caydırıcılığı: Çoğu zaman aşar vergisi, devletin elde ettiği kaynağın önemli bir bölümünü oluştururdu. Ancak vergi oranı yüksek olduğunda çiftçiyi üretimden caydırabilir, vergi tahsilinde aksaklıklara yol açabilirdi.
- Tarımsal Verimlilik: Verginin varlığı, tarımsal yeniliklerin benimsenmesini yavaşlatmış olabilir. Köylünün yeterli sermaye birikimi yapamaması, yeni tarım tekniklerine geçişi engelleyebilirdi.
Toplumsal Etkiler:
- Köylünün Sosyal Konumu: Aşar, kırsal kesimdeki insanları mali olarak zorluyor, bazen de göç dalgalarını tetikleyen unsurlardan biri haline gelebiliyordu. Şehirlerde iş veya ticaret alanlarına yönelim artabiliyordu.
- Toprak Ağalığı ve Eşitsizlik: Vergi sisteminin yerel mültezimlere devredilmesi, küçük üreticinin büyük toprak sahiplerine bağımlılığını artıran bir döngü yaratabiliyordu. Bu da kırsal kesimdeki sınıfsal eşitsizliği pekiştiriyordu.
Aşar Vergisi, her ne kadar Osmanlı maliyesi açısından vazgeçilmez olsa da kırsal bölgelerde üretimin gelişimini yavaşlatan ve köylünün refah seviyesini düşüren sonuçlar doğurmuştur.
6. Tablo: Aşar Vergisi Özet Bilgileri
| Başlık | Açıklama |
|---|---|
| Vergi Türü | Aşar Vergisi (Tarım ürünleri üzerinden alınan “onda bir” vergi) |
| Uygulama Dönemi | Osmanlı Devleti (Farklı dönemlerde farklı uygulamalar, Cumhuriyet’in ilk yıllarına kadar sürmüştür) |
| Kaldırılma Tarihi | 1925 (Yeni Türkiye Cumhuriyeti hükümeti tarafından kaldırılmıştır) |
| Temel Dayanak | Tarımsal üretimden devletin gelir elde etmesi, köylünün ürününün bir bölümünü vergi olarak vermesi |
| Tahsil Yöntemi | Genellikle mültezim aracılığıyla iltizam sistemi; bazen de doğrudan devlet görevlileri tarafından |
| Ekonomik Etki | Devlete finansal kaynak yaratırken çiftçi üzerinde büyük yük oluşturması, üretim verimliliğini azaltabilmesi |
| Toplumsal Etki | Göç, toprak ağalığına bağımlılık, köylünün sosyoekonomik koşullarının zayıflaması |
| Değişim ve Reform | Tanzimat döneminde çeşitli düzenlemeler; ancak esas köklü değişim Cumhuriyet Dönemi’nde verginin kaldırılmasıyla |
7. Sonuç ve Özet
- Aşar Vergisi, Osmanlı Devleti’nde tarım ürünleri üzerinden alınan en temel vergi kalemlerinden biriydi. “Onda bir” sistemine dayanan bu vergi, devletin maliyesine önemli katkı sağlarken, kırsal kesimdeki üreticiler üzerinde ekonomik ve toplumsal baskı oluşturuyordu.
- 1925’te kaldırılması, Türkiye Cumhuriyeti’nin modern ve üretimi teşvik edici tarım politikalarına geçişini hızlandırdı. Köylü üzerindeki ağır vergi yükü hafifledi, çiftçilerin tarımsal yenilikleri benimsemeleri ve sermaye birikimi yapmaları daha kolaylaştı.
- Günümüzde tarımın sekteye uğramasındaki etkenler tartışılırken, tarihsel perspektif içinde Aşar Vergisi ve benzeri yüksek oranlı vergi politikalarının da bölgesel kalkınmaya olumsuz tesirini göz ardı etmemek gerekir.
Özetle, Aşar Vergisi sadece bir “onda bir” vergi modeli olmanın ötesinde, Osmanlı’nın tarım politikasını ve kırsal yaşamını şekillendiren, devlet ile köylü arasındaki ilişkiyi etkilemiş önemli bir mali uygulamadır. Kaldırılması, Cumhuriyet döneminin en kritik reformlarından biridir ve Türkiye’nin tarımsal kalkınmasına doğrudan etki etmiştir.