50 tane deyim ve anlamları kısa
Cevap: Elbette, işte 50 yaygın deyim ve kısa açıklamaları:
- Elma ile armutu karıştırmak: İki farklı şeyi karıştırmak veya karıştırmak istemek.
- Suyu çıkmak: Bir şeyin tadını çıkarmak.
- Üzüntüden gözyaşı dökmek: Üzgün veya hüzünlü olmak.
- Ayağını yorganına göre uzatmak: Maddi sınırlamalara uymak.
- Göz var nizam var: Dikkat etmek ve düzeni korumak gerektiği anlamında.
- Daldan dala atlamak: Konudan konuya geçmek.
- Diken üstünde oturmak: Rahatsız veya gergin olmak.
- Denizden gelen adam: Geçmişi ve bilgisi geniş kişi.
- İşi gücü bırakmak: Bir şeyi yapmaktan vazgeçmek.
- İpin ucunu kaçırmak: Kontrolden çıkmak.
- Kapı kapı dolaşmak: Yardım veya iş aramak.
- Kârdaş olmak: Bir şeyi paylaşmak veya işbirliği yapmak.
- Göz var izan var: Doğru ve adil olmak.
- Bir elin nesi var, iki elin sesi var: Yardımlaşmanın önemini vurgulayan bir deyim.
- Gözü pek olmak: Cesur olmak.
- Karar kılmak: Bir şeyi kararlaştırmak veya halletmek.
- Karpuz koltuğa sığmaz: Bir şeyin fazla büyük olduğunu ifade etmek.
- Yerden yere vurmak: Kötülemek veya eleştirmek.
- Düşeceğin ağa, ağaçtan mıdır? Düşeceğin taşa, taştan mıdır?: Kendi hatalarını sorgulamak.
- Kulağına küpe olmak: Öğüt veya uyarıyı dikkate almak.
- Yer gök ağlıyor: Büyük bir üzüntü veya felaket anlamında.
- Taş taşıma su su taşıma: Gereksiz işlerle uğraşmamak.
- Dilini tutmak: Konuşmayı bırakmak veya sır saklamak.
- Göz var izan var: Doğru ve adil olmak.
- Daldan dala atlamak: Konudan konuya geçmek.
- Göz var nizam var: Dikkat etmek ve düzeni korumak gerektiği anlamında.
- Sabrın sonu selamettir: Sabırlı olmak ve sonuçları beklemek gerektiği anlamında.
- Görünen köy kılavuz istemez: Belli bir konuyu anlamak için fazla çaba gerektiği anlamında.
- Ayağını denk al: Dikkatli olmak veya tedbirli davranmak gerektiği anlamında.
- Günü kurtarmak: O anki sorunları halletmek.
- Aklı başında olmak: Mantıklı ve düşünceli olmak.
- Taht kuralı kuralı bozar: Gereksiz işlerle meşgul olmak.
- İşte kâr, evde zarar: İş yerinde başarılı, evde sorunlu olmak.
- Kırk yıllık kârı, kırk günde harcamak: Uzun süren birikimi hızla tüketmek.
- Gözden uzak olan gönülden de uzak olur: Bir kişi ya da şey gözden uzaksa, insanlar ona veya ondan habersiz olabilir.
- İşgüzarlık etmek: Başkalarının işine karışmak veya meraklı davranmak.
- İşlem yapmak: Bir işi tamamlamak veya halletmek.
- Göz var izan var: Doğru ve adil olmak.
- Taş taşıma su su taşıma: Gereksiz işlerle uğraşmamak.
- Dilini tutmak: Konuşmayı bırakmak veya sır saklamak.
- Dallanıp budaklanmak: Konuyu daha karmaşık hale getirmek.
- Sütten ağzı yanan yoğurdu üfleyerek yer: Geçmiş deneyimlerden ders almak.
- Kısasa kısas: Benzer kötülükle cevap vermek.
- Sabrın sonu selamettir: Sabırlı olmak ve sonuçları beklemek gerektiği anlamında.
- Aklı başında olmak: Mantıklı ve düşünceli olmak.
- Taht kuralı kuralı bozar: Gereksiz işlerle meşgul olmak.
- Göz var izan var: Doğru ve adil olmak.
- İyi kişi, kötü kişiyi yenebilir: İyilikler kötülükleri aşabilir.
- İyi şeyler sabır gerektirir: İyiliklerin zaman alabileceği anlamında.
- Evet demek kolay, hayır demek zor: Hayır demek çoğu zaman zor bir karardır.