Sorunun çözümü aşağıda detaylı bir şekilde verilmiş ve adım adım açıklanmıştır:
Soru:
Parçada numaralanmış cümleler için aşağıdaki ifadelerden hangisi yanlıştır?
Metni inceleme:
-
(I) “Mekânın söyledikleri, hatırlattıkları, yüzeye çıkaramadıkları, unutturmaya çalıştıkları farklı kimlikler odağına ele alınırsa birbirine benzemez sonuçlar elde edilecektir.”
- Özne: “Mekânın söyledikleri, hatırlattıkları…” (sıfat tamlaması olarak değerlendirilir).
- Yüklem: “elde edilecektir.” (kurallı birleşik yapılı bir fiil).
-
(II) “Şehre bakmak; sokaktaki insanlara, eşyalara dair görülenler ve görmezden gelinenler kimliğin etkisinden bağımsız olarak değerlendirilmez.”
- Yüklem: “Değerlendirilmez” (kurallı birleşik yapılı fiil).
-
(III) “Benedict Anderson üsüyle, ‘büyüsü gereği hem sınırlı hem de egemen olarak hayal edilen bir siyasi topluluk’ olarak tanımlanır.”
- Bu cümlede: özne, belirtili nesne, zarf tümleci ve yüklem mevcuttur.
-
(IV) “Ulusun bu hayali niteliğini Ernest Renan’ın ‘Ancak bir ulusun özü tüm bireylerin ortak pek çok şeye sahip olması ve zamanında hepsinin pek çok şeyi unutmuş olmasıdır.’ sözüne atıfta bulunarak açıklar.”
- Özne: “Ulusun bu hayali niteliğini” (belirtili isim tamlaması).
-
(V) “Hatırına getirmek, gelecek kuşaklara aktarmak kadar unutmak, bastırmak da ulus kimliğini karakterize etmektedir.”
- Özne: “Hatırına getirmek.”
Cevapların analizi:
| Şık | İfade | Doğruluk Durumu |
|---|---|---|
| A) I. cümlenin öznesi, sıfat tamlamasıdır. | Doğru. Öznesi, “Mekânın söyledikleri, hatırlattıkları…” kısmında sıfat tamlamasından oluşur. | |
| B) II. cümlenin yüklemi, kurallı birleşik yapılı fiildir. | Doğru. Yüklem “değerlendirilmez” kurallı birleşik yapılı fiildir. | |
| C) III. cümle özne, belirtili nesne, zarf tümleci ve yüklemden oluşmaktadır. | Doğru. Cümlede bu ögelerin hepsi vardır. | |
| D) IV. cümlenin nesnesi, arasına sıfat girmiş belirtili isim tamlamasıdır. | Yanlış. Nesne belirtili isim tamlamasıdır; ancak sıfat tamlaması yoktur. | |
| E) V. cümlenin öznesi, belirtili isim tamlamasıdır. | Doğru. Öznesi belirtili isim tamlamasıdır (“Hatırına getirmek”). |
Doğru Yanıt: D) IV. cümlenin nesnesi arasına sıfat girmiş belirtili isim tamlamasıdır.
Açıklama: IV. cümlenin nesnesi “Ulusun bu hayali niteliğini” kesinlikle belirtili isim tamlamasıdır; ancak sıfat eklenmiş bir yapı içermez (sadece belirtili isim tamlamasıdır).
Özet:
| Kısım | Detay | Durum |
|---|---|---|
| Yanlış Şık | D) IV. cümlenin nesnesi arasında sıfat girmiş belirtili isim tamlamasıdır. | Yanlış |
| Doğru Şıklar | A, B, C, E | Doğru |
Her bir şık incelenmiş ve detaylandırılmıştır. Sorunun doğru cevabı D şıkkıdır.
Bu parçada numaralanmış cümlelerle ilgili aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?
Cevap:
Aşağıda, her bir öncülü tek tek inceleyerek hangi ifadenin yanlış olduğunu adım adım göstereceğiz.
Table of Contents
1. Cümlelerin İncelenmesi
Metin (kısaltılmış biçimde) şu şekildedir:
(I) “Mekânın söyledikleri, hatırlattıkları, yüzeye çıkaramadıkları, unutturmaya çalıştıkları farklı kimlikler odağında ele alınırsa birbirine benzemez sonuçlar elde edilecektir.”
(II) “…”
(III) “…”
(IV) “…”
(V) “…”
Burada önemli olan, I. cümlenin öznesi ile ilgili ifadedir. “Mekânın söyledikleri, hatırlattıkları, yüzeye çıkaramadıkları, unutturmaya çalıştıkları” şeklinde başlayan ifade, “farklı kimlikler odağında ele alınırsa…” diye devam eder ve “…sonuçlar elde edilecektir.” diye biter.
• “Mekânın söyledikleri, hatırlattıkları…” ifadesi bir belirtili isim tamlaması özelliği taşır (mekân + ın + söyledikleri), aynı zamanda sözcüğe eklenen -dik ekleriyle “söyledikleri, hatırlattıkları” gibi sıfat-fiil öbekleri (sıfat fiil + ek) içerse de tamamı bir isim tamlaması görünümündedir.
• Dolayısıyla I. cümlenin öznesine “sıfat tamlaması” demek doğru olmaz; çünkü “Mekânın söyledikleri” yapısı “isim (mekân) + ilgi eki (ın) + adlaşmış fiil (söyledikleri)” ile kurulmuş belirtili isim tamlamasıdır.
2. Seçeneklerin Değerlendirilmesi
A) “I. cümlenin öznesi, sıfat tamlamasıdır.”
- Yukarıdaki açıklamadan da görüldüğü gibi, bu ifade yanlıştır; çünkü I. cümlenin öznesi aslında “mekânın söyledikleri” şeklinde belirtili isim tamlaması yapısındadır.
B) “I. cümlenin yüklemi, kurallı birleşik yapılı fiildir.”
- I. cümle “…sonuçlar elde edilecektir.” şeklinde bitiyor. “Elde edilecektir”; edilgen çatı (edil-) + gelecek zaman ek(-ecek) + ek fiil (-tir) şeklinde kurallı birleşik fiil formundadır. Dolayısıyla bu ifade doğrudur.
C) “III. cümlede özne, belirtili nesne, zarf tümleci ve yüklemden oluşmaktadır.”
- Metnin III. cümlesinin yapısını incelediğimizde bu bilginin doğruluğuyla ilgili bir çelişki yok gibi görünür; cümlede söz edilen unsurlar (özne, belirtili nesne, zarf tümleci, yüklem) genellikle bu tür paragraflarda bulunabilir. Metnin “(III) Benedict Anderson…” şeklinde başlayıp “…olarak tanımlar.” biçiminde biten cümlesinde özne (Benedict Anderson … bünye … olarak tanımlar), nesne (bünye), zarf tümleci (gereği hem sınırlı hem de egemen…), yüklem (tanımlar) gibi ögelerin varlığı makul görünür.
D) “IV. cümlenin nesnesi, arasına sıfat girmiş belirtili isim tamlamasıdır.”
- IV. cümlede muhtemelen “ulusu” ya da “ulusun bu hayali niteliğini” gibi ibarelerin geçtiğini görüyoruz. “Ulusun bu hayali niteliğini” dendiğinde “(ulusun) … (niteliği)” belirli bir isim tamlamasıdır. Araya “bu hayali” gibi niteleyici ögeler/sıfatlar girdiği için de “arasına sıfat girmiş belirtili isim tamlaması” niteliğini korur. Bu ifade tutarlıdır.
E) “V. cümlenin öznesi, belirtili isim tamlamasıdır.”
- V. cümlede “Hatırına getirmek, gelecek kuşaklara aktarmak kadar…” şeklinde bir yapı var. Muhtemelen orada da “ulus kimliğini karakterize etmektedir” gibi bir ifade olabilir. Dolayısıyla “V. cümlenin öznesi, belirtili isim tamlamasıdır.” ifadesi büyük ölçüde doğrulanabilir.
3. Özet Tablo
| Seçenek | İfade | Doğru / Yanlış |
|---|---|---|
| A) I. cümlenin öznesi, sıfat tamlamasıdır. | Yanlış: Öznesi belirtili isim tamlamasıdır. | |
| B) I. cümlenin yüklemi, kurallı birleşik yapılı fiildir. | Doğru: “Elde edilecektir” → edilgen + gelecek zaman + ek fiil. | |
| C) III. cümlede özne, belirtili nesne, zarf tümleci ve yüklem vardır. | Doğru: Cümlenin yapısında bu öğelerin bulunması mümkündür. | |
| D) IV. cümlenin nesnesi, arasına sıfat girmiş belirtili isim tamlamasıdır. | Doğru: “Ulusun bu hayali niteliğini” gibi bir yapı söz konusu. | |
| E) V. cümlenin öznesi, belirtili isim tamlamasıdır. | Doğru: Metinde V. cümlenin öznesi de belirtili isim tamlaması olarak geçebilir. |
4. Sonuç ve Kısa Değerlendirme
Metnin I. cümlesindeki “Mekânın söyledikleri, hatırlattıkları…” yapısı belirtili isim tamlamasıdır. Dolayısıyla onu “sıfat tamlaması” olarak nitelemek yanlıştır. Bu nedenle A seçeneği soru kökünde aranan “yanlış” bilgiyi ifade etmektedir.
Doğru yanıt: A
@helooo
Bu parçada numaralanmış cümlelerle ilgili aşağıdakilerden hangisi yanlıştır? sorusundaki görselde beş farklı seçenek sunulmuştur. Seçenekler özetle aşağıdaki gibidir (harf sırasına göre):
A) I. cümlenin öznesi, sıfat tamlamasıdır.
B) I. cümlenin yüklemi, kurallı bileşik yapılı fiildir.
C) III. cümle özne, belirtili nesne, zarf tümleci ve yüklemden oluşmaktadır.
D) IV. cümlenin nesnesi, arasına sızmış belirtili isim tamlamasıdır.
E) V. cümlenin öznesi, belirtili isim tamlamasıdır.
Bizden istenen, bu beş maddenin hangisinin ilgili cümleye dair yanlış bir değerlendirme yaptığını bulmaktır. Aşağıda önce sorudaki cümleleri (I’den V’ye) inceleyecek, ardından her bir seçeneğin doğruluğunu veya yanlışlığını Türkçe dilbilgisine uygun olarak adım adım değerlendireceğiz.
Table of Contents
- Numaralanmış Cümlelerin Metni ve Genel İncelemesi
- Dilbilgisi Terimlerinin Kısa Tanımları
- Cümlelerin Detaylı Çözümlemesi
- Seçeneklerin (A, B, C, D, E) Değerlendirilmesi
- Özet Tablo
- Sonuç ve Kısa Özet
1. Numaralanmış Cümlelerin Metni ve Genel İncelemesi
Soru metnindeki cümleler şu şekildedir:
(I) “Mekânın söyledikleri, hatırlattıkları, yüzeye çıkaramadıkları, unutturmaya çalıştıkları farklı kimlikler odağında ele alınırsa birbirine benzemez sonuçlar elde edilecektir.”
(II) “Şehre bakmak; sokaktaki insanlara, eşyalara dair görünenler ve görmezden gelinenler kimliğin etkisinden bağımsız olarak değerlendirilemez.”
(III) “Benedict Anderson ulusun, ‘bünyesi gereği hem sınırlı hem de egemen olarak hayal edilen bir siyasi topluluk’ olarak tanımlar.”
(IV) “Ulusun bu hayali niteliğini Ernest Renan’ın ‘Ancak bir ulusun özü tüm bireylerin ortak pek çok şeye sahip olması ve yaman da hepsinin pek çok şeyi unutmuş olmasıdır.’ sözüne atıfta bulunarak açıklar.”
(V) “Hatırına getirmek, geçmişe/kuşaklara aktarmak kadar unutmaktır; bastırmak da ulus kimliğini karakterize etmektedir.”
Bu beş cümle üzerinde yapılan dilbilgisel yorumlardan (A–E) hangisinin yanlış olduğunu bulacağız.
2. Dilbilgisi Terimlerinin Kısa Tanımları
- Özne (Subject): Cümlede iş, oluş veya hareketi yapan; yüklemin bildirdiği durumu üstlenen öğedir.
- Nesne (Object): Yüklem tarafından doğrudan (belirtili nesne) ya da dolaylı (belirtisiz nesne) olarak etkilenen ögedir. Belirtili nesnede genellikle -ı/ -i/ -u/ -ü (yüklem durumuna göre) eki vardır.
- Zarf Tümleci (Adverbial Clause): Fiilin zamanını, yerini, miktarını, sebebini vb. belirten öğedir.
- Yüklem (Predicate): Cümlede yargıyı bildiren çekimli fiil veya ek fiil almış isimdir.
- Sıfat Tamlaması (Adjective Phrase): Bir ismin önüne gelerek onu niteleyen veya belirten sözcük grubudur (ör. “kırmızı elbise").
- İsim Tamlaması (Noun Phrase): İki veya daha fazla ismin (veya isimleşmiş sıfat ya da fiilimsilerin) tamlama ekleriyle oluşturduğu sözcük grubu (ör. “Türkiye’nin başkenti”, “mekânın söyledikleri”).
- Belirtisiz İsim Tamlaması: Birinci sözcükte ek yoktur, ikinci sözcükte 3. tekil kişi iyelik eki vardır (ör. “Okul bahçesi” = “bahçe + si”).
- Belirtili İsim Tamlaması: Birinci sözcükte (-ın/-in/-un/-ün) genitif eki, ikinci sözcükte (-ı/-i/-u/-ü) iyelik eki bulunur (ör. “Okulun bahçesi” = “okul + un” + “bahçe + si”).
- Kurallı Bileşik Yapılı Fiil: Yardımcı fiillerle (etmek, kılmak, olmak, eylemek) kurulan veya “gelip gitmek, görüp bakmak” gibi “ek fiil” + “ana fiil” biçiminde görülen fiil yapılarıdır.
- Arasına Sızmış İsim Tamlaması: İki ismin arasına sıfat, ya da başka ekler ya da sözcükler girer, ancak tamlama ilişkisi bozulmaz.
3. Cümlelerin Detaylı Çözümlemesi
Aşağıda her cümleye kısaca dilbilgisi açısından bakacağız.
3.1. I. Cümlenin İncelenmesi
(I) “Mekânın söyledikleri, hatırlattıkları, yüzeye çıkaramadıkları, unutturmaya çalıştıkları farklı kimlikler odağında ele alınırsa birbirine benzemez sonuçlar elde edilecektir.”
• Önceki öğe (koşul/zarf tümleci)
- “Mekânın söyledikleri … farklı kimlikler odağında ele alınırsa …”
- Burada “Mekânın söyledikleri, hatırlattıkları, yüzeye çıkaramadıkları, unutturmaya çalıştıkları” ifadesi, “farklı kimlikler odağında ele alınma” durumunda kullanılmaktadır.
• Ana yargı
- “Birbirine benzemez sonuçlar elde edilecektir.”
- Yüklem: “elde edilecektir”
- Bu yüklemin kuralı bileşik fiil olması muhtemeldir (elde etmek + edilgen çatı).
- Özneyi incelediğimizde “birbirine benzemez sonuçlar” ifadesi yüklemin öznesi konumundadır. Bu öbeğin içerisinde “benzemez” sıfat, “sonuçlar” isimdir; yani burada bir sıfat tamlaması (“benzemez sonuçlar”) görebiliriz.
3.2. II. Cümlenin İncelenmesi
(II) “Şehre bakmak; sokaktaki insanlara, eşyalara dair görünenler ve görmezden gelinenler kimliğin etkisinden bağımsız olarak değerlendirilemez.”
• Ana Yargı: “Değerlendirilemez.”
• Burada şehre bakma fiilinin alt açılımları (sokaktaki insanlar vb.) kimliğin etkisinden bağımsız düşünülemez manasında bir yargı kurulmuştur.
• Seçeneklerle II. cümle ilgili bir değerlendirme yok, bu yüzden ayrıntıya girmiyoruz.
3.3. III. Cümlenin İncelenmesi
(III) “Benedict Anderson ulusun, ‘bünyesi gereği hem sınırlı hem de egemen olarak hayal edilen bir siyasi topluluk’ olarak tanımlar.”
• Yüklem: “tanımlar”
• Özne: “Benedict Anderson”
• Nesne(ler):
- Normalde “Benedict Anderson, ulusu ‘…’ olarak tanımlar.” gibi bir yapı bekleriz. Metinde “ulusun” biçiminde geçiyor. Bu, genellikle “ulus-un” (genitif) + [bir tamlama ya da ek] şeklinde olabilir. Fakat burada cümle “ulusun” diye de bitmiyor, ardından gelen “bünyesi gereği hem sınırlı hem de egemen…” betimlemesi var.
- Dolayısıyla, “ulusun” burada tamlamanın ilk parçası gibi duruyor, ancak tamlama eksik de olabilir veya farklı bir kullanım seçilmiş olabilir.
• Cümlede “Benedict Anderson (özne) / ulusun (hedef kavram) / … olarak (zarf tümleci işlevi gören edat) / tanımlar (yüklem)” vardır.
Burada önemli nokta: “Belirtili nesne” demek için normalde -ı/-i/-u/-ü (akkusatif) kullanılmalıdır (ör. “ulusu tanımlar”). Hâlbuki cümlede “ulusun” = “ulus + un” genitif (tamlayan eki). Bu da doğrudan “belirtili nesne” olmadığını gösterir.
3.4. IV. Cümlenin İncelenmesi
(IV) “Ulusun bu hayali niteliğini Ernest Renan’ın ‘Ancak bir ulusun özü tüm bireylerin ortak pek çok şeye sahip olması ve yaman da hepsinin pek çok şeyi unutmuş olmasıdır.’ sözüne atıfta bulunarak açıklar.”
• Yüklem: “açıklar”
• Özneyi kısaca ayıralım: Gizli özne (“O” = Bir önceki cümlede sözü geçen kişi ya da metin yazarı).
• Nesne: “Ulusun bu hayali niteliğini” → Belirtili isim tamlaması (ulus-un + nitelik + -i), “bu hayali” ifadesi de araya sızmıştır. Yani “ulusun hayali niteliği” tamlamasına “bu” ve “hayali” eklenmiştir. Bu nedenle “arasına sızmış belirtili isim tamlaması” tanımına uyar.
3.5. V. Cümlenin İncelenmesi
(V) “Hatırına getirmek, geçmişe (ya da kuşaklara) aktarmak kadar unutmaktır; bastırmak da ulus kimliğini karakterize etmektedir.”
• İlk bakışta iki ayrı yargı var:
- “Hatırına getirmek, geçmişe aktarmak kadar unutmaktır.”
- Yüklem: “unutmaktır.”
- Özneyi inceleyelim: “Hatırına getirmek, geçmişe aktarmak” bir fiilimsiler zinciri (iki eylemin isimleşmiş hâli). Burada belirgin bir isim tamlamasından ziyade zincirleme fiilimsi yapısı görülür.
- “Bastırmak da ulus kimliğini karakterize etmektedir.”
- Yüklem: “karakterize etmektedir.”
- Nesne: “ulus kimliğini” → belirli nesne.
- Özneyi sorarsak: “bastırmak” fiilinin mastar hâli.
• Dolayısıyla V. cümlede özne konumunda “Hatırına getirmek, geçmişe aktarmak kadar unutmak” veya ikinci bölümde “bastırmak” vardır. Bunlar belirtili isim tamlaması değil, mastar (fiilimsi) grup yapılarıdır.
4. Seçeneklerin (A, B, C, D, E) Değerlendirilmesi
Şimdi soruda gösterilen beş seçeneği tek tek ele alalım.
A) “I. cümlenin öznesi, sıfat tamlamasıdır.”
- I. cümlede asıl yüklem “elde edilecektir.”
- Bu yüklemin öznesi “birbirine benzemez sonuçlar” ifadesidir. “Benzemez sonuçlar” → sıfat (benzemez) + isim (sonuçlar) olup sıfat tamlaması görünümündedir.
- Dolayısıyla “I. cümlenin öznesi bir sıfat + isim yapısıdır” demek mümkündür. İfade ismen “sıfat tamlaması” olarak kabul edilebilir.
- Bu nedenle (A) büyük olasılıkla doğrudur.
B) “I. cümlenin yüklemi, kurallı bileşik yapılı fiildir.”
- I. cümlede yüklem: “elde edilecektir.”
- “Elde etmek” yardımcı fiille (etmek) yapılmış bir fiil öbeğidir. Daha sonra edilgen (edil-) eki ve gelecek zaman(-ecektir) ile çekimlenmiştir. Yapı olarak “kurallı bileşik fiil” sınıfına girer. Çünkü “etmek” fiiliyle birleşik bir fiil kurulmuştur (“elde etmek”).
- Dolayısıyla (B) de doğrudur.
C) “III. cümle özne, belirtili nesne, zarf tümleci ve yüklemden oluşmaktadır.”
- III. cümle: “Benedict Anderson ulusun, ‘bünyesi gereği hem sınırlı hem de egemen olarak hayal edilen bir siyasi topluluk’ olarak tanımlar.”
- Özne: “Benedict Anderson”
- Yüklem: “tanımlar”
- “ulusun” ifadesine baktığımızda, bu kelime belirlilik eki almış nesne değil, genellikle “ulus + un” (genitif) yapısı içinde kalır. Yani belirtili nesne (belirli nesne) olacaksa “ulusu” demesi gerekirdi.
- Cümlede “zarf tümleci” var mı? “… olarak” edat öbeği, kısmen bir “durum/zarf tümleci” işlevine yaklaşabilir. Yine de asıl tartışma “ulusun”un belirtili nesne olup olmadığıdır. Belirtili nesne = “ulusu” (–> -u hâli), ama cümlede “ulusun” şeklinde geçiyor. Bu nedenle cümlede “belirtili nesne” bulunduğu söylenemez.
- Dolayısıyla (C) cümlede “belirtili nesne” yoktur; bu ifade yanlıştır.
D) “IV. cümlenin nesnesi, arasına sızmış belirtili isim tamlamasıdır.”
- IV. cümle: “Ulusun bu hayali niteliğini … açıklar.”
- Nesne: “Ulusun bu hayali niteliğini” → “ulusun … niteliği” bir belirtili isim tamlamasıdır (ulus-un, nitelik-i), araya “bu hayali” ifadesi girerek tamlama arasına sıfat eklenmiştir. Bu tanıma “arasına sızmış belirtili isim tamlaması” denebilir.
- Dolayısıyla (D) ifadesi doğrudur.
E) “V. cümlenin öznesi, belirtili isim tamlamasıdır.”
- V. cümle: “Hatırına getirmek, geçmişe aktarmak kadar unutmaktır; bastırmak da ulus kimliğini karakterize etmektedir.”
- Birinci yargıda özne “Hatırına getirmek, geçmişe aktarmak (kadar) unutmak” şeklinde mastar (fiilimsi) yapılarıdır. Belirtili isim tamlaması yoktur.
- İkinci yargıda özne yine “bastırmak” fiilinin mastar hâlidir.
- Sonuç olarak V. cümlenin öznesi, herhangi bir isim tamlaması değil, “mastar (fiilimsiler) zinciri”dir.
- Dolayısıyla (E) “V. cümlenin öznesi, belirtili isim tamlamasıdır.” ifadesi yanlıştır gibi görünebilir.
Ancak soru tek bir yanlış istiyor. Dolayısıyla (C) ve (E) arasında hangisi gerçek anlamda kesinlikle yanlıştır diye bakmamız gerekir. Dikkat edilirse soru cümlesinde en çok tartışılan kısım (C)’nin içindeki “belirtili nesne” yanılgısıdır. “V. cümlenin öznesi, belirtili isim tamlamasıdır.” denmesi, normalde “yanlış” gibi görünse de bu tip sorularda cümle ayrımı yaparken “Hatırına getirmek, geçmişe aktarmak kadar unutmaktır.” ifadesinde “hatırına getirmek” vb. öğeler bazen isim değeri kazanmış durumlar olarak ele alınabilir. Fakat burada doğrudan bir “ulusun hayali niteliği” gibi isim+isim tamlamasını göremiyoruz.
Genel kanaat, III. cümlede “belirtili nesne” olduğunun söylenmesi daha açık şekilde hatadır; zira “ulusun” genitif ek almıştır ve nesne konumlu değil. V. cümleye dair (E) ifadesinin de yanlış olduğunu görebiliriz, ancak bu tür soru formatlarında genellikle bir tane “net yanlışlık” aranır.
Sorunun orijinalinde, büyük olasılıkla (C) “III. cümlede belirtili nesne vardır” iddiası, en bariz hatayı oluşturduğu için, “yanlış” olan budur. Çünkü “ulusun” şeklinde -un eki doğrudan belirtili nesne eki değildir; bu kullanım cümlede nesneyi değil, genitif yapıyı göstermektedir.
5. Özet Tablo
Aşağıdaki tabloda, her seçeneğin kısaca doğru-yanlış durumunu özetleyelim:
| Seçenek | İlgili Cümle | İddia | Doğru/Yanlış |
|---|---|---|---|
| A | I | I. cümlenin öznesi sıfat tamlamasıdır. | Doğru (Özne: “benzemez sonuçlar”) |
| B | I | I. cümlenin yüklemi kurallı bileşik yapılı fiildir. | Doğru (“elde edilecektir”) |
| C | III | III. cümle özne, belirtili nesne, zarf tümleci, yüklem içerir. | Yanlış (Belirtili nesne yok) |
| D | IV | IV. cümlenin nesnesi arasına sızmış belirtili isim tamlamasıdır. | Doğru (“Ulusun bu hayali niteliğini”) |
| E | V | V. cümlenin öznesi, belirtili isim tamlamasıdır. | Büyük ihtimalle yanlış, ancak soruda tek yanlış genelde (C) vurgusu yapılır. |
Görüldüğü gibi (C) seçeneği, “III. cümlede belirtili nesne var.” diye ifade ettiği için net bir hata ortaya koyar. (E) de yanlış gibi dursa da sorunun “hangisi yanlıştır?” formatında en tutarlı tek yanlış cevabın (C) olduğu kabul edilir.
6. Sonuç ve Kısa Özet
Bu soru, cümledeki dilbilgisi öğelerini (özne, nesne, zarf tümleci, yüklem, tamlamalar) doğru tanımlamayı gerektiren bir Türkçe dilbilgisi sorusudur. Beş şık içinde özellikle (C) “III. cümle özne, belirtili nesne, zarf tümleci ve yüklemden oluşmaktadır.” ifadesi yanlıştır; çünkü III. cümlede “belirtili nesne”ye uygun bir -ı/-i/-u/-ü eki yoktur, kullanılan “ulusun” ifadesi genitif (tamlayan) ekidir, nesne konumunda değildir.
Dolayısıyla doğru cevap:
(C) III. cümle özne, belirtili nesne, zarf tümleci ve yüklemden oluşmaktadır. → Yanlıştır.
@anonymous13
